"...Bu gün memleketimizin her köşesi bir kültür cennetidir. Fakat bu kültürün içinde, onca tarihi eserimiz, hak ettiği değeri içinde yaşadığı insanlardan çok turistlerden görmektedir. Bu tarihi zenginlik içerisinde belki taşlar yerinde durmaktadır, yerin altındaki zenginlikler de... Ama durmadan yok olan kültürel değerlerimiz ve her geçen gün aleyhimize işleyen zaman, kültürümüzü sürekli aşındırmaktadır. Toprağı kazarsınız, taşları yerinden çıkartır ona yeniden sahip olabilirsiniz. Ama yitirilen folklorik değerlerin kaynağı kaybolmuşsa onu yeniden hayata döndürmeniz artık mümkün değildir. İnanıyorum ki; bu durum, Türkiye'nin pek çok yöresinde böyledir. Hal böyle iken araştırmacılara bu kritik noktada, çok büyük görev düşmektedir. İnsanımızın kimi zaman güldürüp, kimi zaman ağlattığı, içinden geldiği gibi söylediği türküleri, masalları, ağıtları, manileri, deyişleri, oyunları, giysileri,... Kısacası Türk folkloru sessizce bize veda ediyor. Düşünün bir kez, bu gün sahip olduğumuz kültürel değerlerimiz olmasaydı, hangi türküyü okuyacak, hangi oyunu oynayacaktık..."