Analitik Psikoloji ve C. G. Jung

Ender Gürol
Freud'un görüşlerinden çok etkilenmesine karşın, psikanalizle ilişkisinin daha başlarında, kendi geliştirdiği kavramlarla çalışmaya başlayan Jung, zihinsel etkinliklerin tümünü psyche diye adlandırır. Psyche dinamik, birbirinden ayrı ama bağlantılı yapılardan oluşan bir dizgedir. Freud'un ego (ben) kavramını benimsemesine karşın, Jung'a göre bilinçli anıları, düşünceleri, duyguları, algıları içeren ego, kısacası bilen, isteyen "ben" olarak kimlik duygusunu oluşturur ve sürekli kılar: Ama ego, psyche okyanusunun ancak yüzeyini oluşturur. Bu yüzeyin hemen altında "kişisel bilinçdışı" yer alır. Kişisel bilinçdışı Freud'çu psikanalizin bilinçdışı dediği öznenin bilincinde olmadığı etkinlikleri, itilmiş, unutulmuş, bastırılmış yaşantıları içeren yapıdır. Jung, ayrıca asıl derinde kolektif bilinçdışının var olduğunu öne sürer. Bu bilinçdışı yapı, bireyin bilinçdışında asıl zemini oluşturan insanlığın geçmişinin örtülü anılarını tarih boyunca geçirdiği evrimin yapılaşmış izlerini taşıyan birey üstü, bütün insanlarla ortak olan yandır. Jung'un kuramında bilinç öncesi, bilinçten önce var olan algılama, kavrama biçimleri olarak yer alan arketipler yani ilksel imge örnekleri, ortak bilinç dışında bulunur. Arketipler çağlar boyu sık sık yinelenen, doğum, ölüm, eş bulma, beslenme, tehlikeye karşı savunma yaşantılarının sonucunda oluşmuştur. Binlerce yıl öncesine ilişkin bir işaret, bir arketip bugünün insanlarının düşlerinde ortaya çıkabilir. Binlerce yılık anne imgesi, yeni doğan bir bebeğin de ortak biliçdışında bu arketipi taşımasına ve kendi annesini bu imgenin etkisiyle algılamasına olanak sağlar. Arketipler, bireysel yaşantının içinde aktığı bir dere yatağı gibidir.
Yazar:
Ender Gürol
Ender Gürol
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 59 dk.Sayfa Sayısı: 176Basım Tarihi: Ocak 1991Yayınevi: Cem Yayınevi
ISBN: 9789754063417Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.