Serinin ilk kitabi bitti. Genel olarak akıcı ve yeni oluşan dünyanın durumunu ,insanlığı anlamamizi sağlıyor. Konuya bu kitapla hakim olduk ki asıl olaylar sonrasinda baslayacak belli ki. Ilk kitap olduğu için tam olarak yorum yapamıyorum. Ama güzel bir distopyaydi. Ana kadin karakterin yaşadıklarını, o duygu durumlarini basarili bir şekilde bize aktarmis yazar. Hele ki asil soylemek istediklerini karşı tarafa soylememesine rağmen bizim anlamamiz ilginç olmuştu. Bunu soylemediklerinin üstünü cizerek yapmisti. Beklemedigim sekilde bir aşk vardı kitapta. Başlangıç kitaplarinda bu kadar yoğun aşk okumak cok olan sey değil genelde. Burda ise hem duygusal hemde eğlenceli bir ask vardi.
Juliette nadir bir yeteneğe sahip olan bir kız. Dokunduğu kişiyi öldürebiliyor ve bunu istesede istemesede yapiyor. Yaşamı boyunca bundan çekmiş, toplumdan basta ailesinden soyutlanmış. Bir sarılmaya, sefkata muhtac kalmıştır. Dunya yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Yeniden kuruluş adi altinda bir örgüt tekrar herseyi eski haline getirme çabasında ve 3 yıldır tutsak olarak tutulan Juliette tam aradıkları kişi.
Juliette ya onlara bir silah olup insanlara korku salacak yada asilere katilip direnişe yardim edecek. Bu seçimi yapiyor ve sonuclarinida bir sonraki kitaplarda okuyacagiz bakalim.
Erkek karakter olarak Adam 'i sevdim ama beni biraz tereddut icinde de bırakıyor zamanla onun hakkindaki fikrimi söyleyeceğim. Yeniden kurulustan Warner ise hem yardim ediyor hem de kendi çıkarlarını yapıyor. Onun içinde nötrüm şuan.
Kitap son bölümlerde başka bir gerçeği bize gösteriyor. Merakla neler olcak bekliyorum. ...
