16 yaşında bir çocuk, bir cinayeti aydınlatıyor. Şimdi, bu şans eseri olsa, tamam ama o kadar araştırmaya girişiyor, birilerini rahatsız ediyor, bir eve gizlice giriyor, ufak tefek tehditte de bulunuyor ama hiç başına kötü bir şey gelmiyor!? Profesyonel ve yetişkin gibi davranıyor. İnandırıcılığı bu yüzden eksikti. Abartılı kısımları vardı. Bir gizem oluşturmaya çalışmış yazar ama bu alakasız ve belliydi. Sonsöz kısmı da çok saçma ve gereksiz bir eklemeydi. Sürükleyicilik, idare ederdi, yazar kendi hızını kesmese iyiydi diyebilirim ama kesip, durdu. Cinayet sebebi mantıklıydı. Özetle; okunacak kitap yoksa okunur, öncelik vermem.
İçeriği; Yaşlanıp, yıldızı sönmüş bir gazeteci olan Ernest Moberg, bir kasabaya, vahşice işlenmiş bir cinayetin haberini yapmak için gider. Yanına da 16 yaşındaki yeğeni Filip'i fotoğrafçı olarak götürür. Olay şu; her işini yaptırdığı emektar çalışanının evinde, zengin bir adam baltayla parçalanarak öldürülmüş olarak bulunmuştur. Üzerinde kurbanın kanından bolca olması ve baltadaki parmak izleriyle, katilin o çalışan olduğu kesin gibidir. Ancak, genç Filip, "bu kasabada bir şeyler var" hissiyle, olayın peşine düşer. Garip bulduğu herkesi takip eder, her işi rast gider, her şeyi öğrenir ve kahramanlık da yaparak katilin kaçmasına da engel olur.