Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büyümenin Türkçe Tarihi

Kolektif

En Beğenilen Büyümenin Türkçe Tarihi Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Büyümenin Türkçe Tarihi sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Büyümenin Türkçe Tarihi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her şey muammadır, fehmedene dek..
Bir şehirde senelerce oturulur. Bıkılır, usanılır o şehirden; her yerini gördüm, tanıdım sanılır. Ama daha ne görülmedik insanları, ne görülmedik sokakları, her gün önünden dört beş defa geçtiğimiz halde iyice göremediğimiz binaları vardır.
Sayfa 31 - Metis YayınlarıKitabı okudu
Büyümek
"Edebiyatın tesellisi belki böyle (de) bir şeydir. Özellikle çocuklukta. Acıyı giderek anlaşılır, giderek katlanılır kılmak. Çocuğu, yaralarla berelerle de olsa, büyütmek."
Reklam
İnsan birdenbire büyür, daha doğrusu birdenbire olanlar birbirine eklenerek küçük sıçramalarla büyütür insanı.
Hikayelerin istilası altındaydık hepimiz.
Sayfa 169Kitabı okudu
“Yanımda birisi olsaydı, ağlayacak kadar mesut olurdum.”
Sayfa 28
"Bu, bizim ülkemizde böyle. Gittikçe tenhalaşan ve yoksullaşan kasabalarımızda yükselen taş kokusu bize kadim tarihimizi değil, bir türlü üstesinden gelemediğimiz hüznümüzü ve yalnızlığımızı hatırlatmalı değil mi?"
Sayfa 156 - Hanende Melek- Sabahattin Ali, Taş Kokusu ya da Bir Hanende Melek Hâtırası- Faruk Duman.Kitabı okudu
Reklam
Oğuz Atay'dan Freud'a bir selam
"Sizin zamanınızda herhalde böyle zorluklar yoktu babacığım; yemek ve bilmece çözmek ve benim zorumla radyodan dinlediğin alafranga müzik ve sineklerin camı kirletmesi ve gazetede sağlıkla ilgili makale hakkındaki düşüncelerin ve aylık bütçe hesapların ve yarın pişirilecek aşureye neler katılması gerektiği ve benzeri ve ilgisiz bütün düşüncelerinin "bilinç akımı" denilen karmaşık bir düzende yer aldığını bilseydin sanırım yemekten sonra o yüksek koltuğunda rahatça uyuklayamazdın."
Sayfa 207Kitabı okudu
REFİK HALİT KARAY 'Eskici'
Bunları derken onun da katı, nasırlaşmış yüreği yunuşamış, şişmişti. Önüne geçmeğe çalıştı amma yapamadı, kendisini tutamadı; gözlerinin dolduğunu ve sakallarından kayan yaşların, Arabistan sıcağiyle yanan kızgın göğsüne bir pınar sızıntısı kadar serin, ürpertici, döküldüğünü duydu.
Sayfa 23 - Metis Yayınları
''kalın meşinden dikilmiş kara postallarını ben çıkarırdım ayağından. babamın babam gibi değil de sadece asker gibi koktuğunu düşünürdüm o zaman. toz, ter ve demir... ülkenin dört bucağına yapılmış askeri lojmanlarda, orduevlerinde, kamplarda, garnizon gazinolarında gördüğüm her üniformalı erkek, toz, ter ve demirden yoğrularak yapılmış tek bir erkeğin bin kere çoğaltılmış kopyasıydılar. onların arasında sırtından tanırdım babamı. sırtıyla dünyayı iteklerdi.''
Sayfa 65 - metis yayınları
"...ayıptır söylemesi, bu yaşa gelmişsinizdir, hâla bir şey bekler, sürpriz bir şey olacak sanarsınız."
458 öğeden 301 ile 310 arasındakiler gösteriliyor.