Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu tür şeyleri seviyordum. Cansız, bana cevap veremeyecek olan şeyleri. Beni dinliyorlardı çünkü. Hiçbir insan gibi dinliyormuşçasına tavırlar takınmadan. Dinlemek zorunda oldukları için dinlemeden. Sadece dinliyorlar.
"Dans edilmeden yapılan bir devrim yapılmaya değer değildir."
Reklam
Zaten insan bazı şeylere alışıyor. Bazı kırıklara. Sonra geçiyor. Sonra yine bir şeyler oluyor ve kırılıyor.
Kanla, kemikle, damarla karışmış ilik parçaları. Daha önce beyinleri avuçlarımın arasına akan askerleri saymazsak oldukça kötü bir görüntüydü. "Yatırın" dedim... Yatırdıkları yerin bir ameliyat masası olmasını isterdim. Aynı zamanda istemezdim de. Revirdeki bir Acil Müdahale sedyesine değil de bir ameliyat masasına yatırılsaydı eğer, kurtarılma şansı vardı. Organları eksik bir adam olarak hayatına devam edecekti. Devlet bir köşeye fırlatıp atacaktı bu genç adamı. Birkaç dakika ana haber bülteni kahramanı olduktan sonra evine gelen faturaları dahi ödeyemeyecekti.
Cenaze namazı bitti. Nişanlısı artık her daim görmekten neredeyse aynı filmi izliyormuşum gibi bir his uyandıran hareketi yaptı. Tabuta sarıldı. Ağladı. Bir saat içinde Turgut'u hepimizin unutacağı yere bıraktık. Toprağa. Toprak üzerine atılmaya başlandığında nişanlısının ağzından şu cümleler döküldü. "Seni bu vatana helal etmiyorum."
Derya daha da güzelleşmişti. Saçlarını turuncu yapmıştı. Bu, turuncunun artık hayatımı kaplayan bir renk olacağına dair kombine bilet demekti.
Reklam
Kapıdan girdi. Ayağa kalktım. Sarıldık. Zaman kavramının o an intihar etmesi için neler vermezdim. O anın içinde sıkışıp kalmak bir ömür boyu.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.