Avrupalı feylesoflardan birisi, neşr etdiği bir risâlede şöyle demekdedir: (İslâm dîninin hak bir din olup, hıristiyanlığın ise, hak din olmaması; dünyâda yapdıkları eserler ile sâbitdir. Çünki müslimânlar, dinlerinin emrlerini yapmakda, ya’nî islâmiyyete uymakda kusûr etdikce, za’îfliyerek ilmde ve fende geri kaldılar. Hıristiyanlar ise, dinlerini ne kadar terk etmiş, hıristiyanlıkdan ne kadar uzaklaşmışlar ise, o kadar kuvvetlenip, ilmde ve fende ileri gitmişlerdir. Son zemânlarda hıristiyan devletlerin ta’kîb etdikleri yol, kitâbları olan İncîlin emr etdiği yolun tam tersidir. Bu her- kesce ma’lûmdur.)