Çırılçıplak Aşk
Aret VartanyanEn Eski Çırılçıplak Aşk Sözleri ve Alıntıları
En Eski Çırılçıplak Aşk sözleri ve alıntılarını, en eski Çırılçıplak Aşk kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yaşam tek başına sorun ya da sorumlu değil. Onu biz karmaşık hale getiriyoruz.
Sayfa 43Kitabı okudu
Yalnızlığına ortak arama. Kendi içindeki sıkışmışlığının kilidini başkasında bulamazsın. Bir başka bedende yeniden doğmak, başka ruhta yeni, bembeyaz bir sayfa açamaz; ancak onu araç yapar yine kendi ruhunda, yüreğinde, bedeninde yeni bir sayfa açabilirsin.
Sayfa 45Kitabı okudu
Sevgi vardı. Ancak artık biliyorum ki sevgi yetmiyor bir birlikteliği sürdürmeye.
Sayfa 60Kitabı okudu
Erkekler rahat yönetebilecekleri, onlara annelik yapabilecek, kusurlarını görmeyecek kadınları seçiyorlar. Evlenilecek kadın, eğlenilecek kadın savsatası da buradan çıkıyor. Be adam, eğlenemeyeceğin kadınla niye evlenirsin? Akıllı, sorgulayan kadını taşıyabilecek erkekler de çoktan kapıldı zaten.
Sayfa 65Kitabı okudu
Bizi kıranlar olaylar ya da kişiler değil, olay ve kişilere verdiğimiz anlam ve yaratılan duygular. Birçoğu da bizim yarattıklarımız.
Sayfa 77Kitabı okudu
Orjinalimi yaşamak yerine, suretlerime sığındım. Şimdi ya her şey yeniden başlayacak ya da her şey yinelenerek yaşanacak.
Sayfa 78Kitabı okudu
Umut buldum, kırıntıyı ekmek yaptım, doydum sandım. Açtım.
Sayfa 96Kitabı okudu
Biten bir ilişkiyi sürdürmeye çalışmak, her gün yavaş yavaş intihar etmektir.
Sayfa 175Kitabı okudu
Özgür kadın, kendini net ifade edebilen, ekonomik bağımsızlığını elinde tutan kadından korkuluyor olması, erkeğin kendi yetersizliğinin ve korkularının bir yansıması.. Kadının öne çıkması erkeklerin büyük çoğunluğunu rahatsız ediyor. Eşinin daha başarılı olması, daha çok maddi gelir elde etmesi erkek için hala bir eziklik nedeni olabiliyor. Sığ düşüncenin yarattığı sonuçlar.
Sayfa 192Kitabı okudu
Kimleri çok sevmedik ki… Çok sevdik çok sevilmeyi istedik. Bazen umuttu, bazen coşku, bazen ağır bir yumruktu hayatın bize attığı. Gerçekten sevdiğimizi sandıklarımızı belki biz gerçekten sevmedik, gerçekten çok sevdiğini zannettiklerimiz de bizi gerçekten sevmedi.