Dar Kapıdan Geçmek

Senai Demirci

En Eski Dar Kapıdan Geçmek Sözleri ve Alıntıları

En Eski Dar Kapıdan Geçmek sözleri ve alıntılarını, en eski Dar Kapıdan Geçmek kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ey beni herkes unuttuğunda anan Rabbim! Yüzümü, elimi, gözümü, bakışımı, dokunuşumu veren Rabbim! Beni Seni unutanlar arasından çıkar al! Beni bensiz bıraksan da, Sensiz bırakma! N'olur Rabbim! Şu biricik ânımı ebedin rüzgârlarına kat ve beni Sana daim yakın eyle! Yalnız Seninle kalmakla kalabalıklaştır beni! Bir secdede biriktir varlığımı! Beni Sana açılan ellerimde çoğalt! Beni Sana karşı fakir olmakla zenginleştir! Kendimi Sende unutayım ve öylece kapansın gözlerim ve öylece çözülsün ellerim. Dilim öylece sussun ve tenim öylece çamura katışsın ve bu mürekkep lekeleri kısacık vuslatımın hatırası olsun. Unutulmasın sözlerim; unutkanlar unutulacaklarını hatırlasınlar diye ...
Sayfa 64
Ibrahim içimdeki putları devir elindeki baltayla kırılan putların yerine yenilerini koyan kim güneş buzdan evimi yıktı koca buzlar düştü putların boyunları kırıldı İbrahim güneşi evime sokan kim Asaf Hâlet Çelebi
Reklam
Akıl, en nihayeti, bir araçtır. Insanın önündeki seçenekleri çoğaltmakta kullanılır. Fakat bu güzel araç, bazı insanların kafasında seçenekleri çoğaltmak yerine, kendisini tek seçenek olarak ortaya koyar, kendisini seçeneklerin merkezine yerleştirir. Tıpkı kansere dönüşen bir hücrenin hiç durmaksızın çoğalması gibi, kendisini başına buyruk ilan eder, kendi otonomisini kurar; tek kaygısı kendi işleyişi olur. Bu vakitten sonra güzel bir araç olmaktan çıkar, kötü bir amaca dönüşüverir. Kendini beslemek adına, kendisi olmaktan çıkar.
Sayfa 91
Hâsılı,insan ardında bıraktıkları ile değil,önünde niyetlendikleri ile beka bulur.
Sayfa 124
Nur müellifi, "Gözünde bir nehâr var," diye haber verir. Lakin, bu gündüz beyaz ve karanlıktır. Gözün aydınlığı, ne garip ki, karasında saklıdır. Beyazı kördür; karası görür. Karasında, nurlan mış bir gece saklıdır. Ak kâğıt parçalarının, üzerindeki karalamalarla mektuba ve kitaba dönüşmesi, gözümüzün nuru olması da böyledir. Yazı, tıpkı gözbebeği gibi, 'mübârek, hâlis kalemlerden akan siyah nur' hükmündedir. Okumak, bu açıdan bakıldığında, iki karanın, gözün karasıyla kâğıdın karasının buluşmasıdır, iki gözbebeğinin bakışması ve birbiri içinde derinleşmesidir...
Affet beni Rabbim, bari yoklukta Sana vardım. Hiç olmazsa, hiçlikte Seni andım. Şimdi, bir tevekkül var elimde. Başka her şey düştü, her şey yokluğa döküldü. Hatırladım, elimdekiler de ellerim de Senin Elinde.. Şimdi, dua sığıyor sadece avuçlarıma. Sadece yakarış yakışıyor yakama. Gözlerim müjdeni gözlüyor uzaktan. Gönlüm hiç bitmez tesellini özlüyor. Sen ki, unutmaktan alıkoydun, nisyandan kurtardın beni şimdi isyandan koru Rabbim. Isyandan koru beni, isyandan koru beni, isyandan koru beni.... Ve affet ki, elimde duadan başkası yok.
Sayfa 149
Reklam
Tesettür göğe yakın olma t e l â ş ı d ı r . . .
R a b b i m . . Beni sana açılan ellerimde ç o ğ a l t ! . .
Geri117
178 öğeden 171 ile 178 arasındakiler gösteriliyor.