Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Demokrasi Yolunda

Ali Fuad Başgil

Demokrasi Yolunda Sözleri ve Alıntıları

Demokrasi Yolunda sözleri ve alıntılarını, Demokrasi Yolunda kitap alıntılarını, Demokrasi Yolunda en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Benim bildiğime göre ebedi sulhun hüküm sürdüğü yalnız iki diyar vardır: Biri, mezarlıktaki ölüler diyarı; diğeri de göklerdeki melekler diyarıdır. Bu iki diyar, gerçekten ebedî bir sulh ve sükûn içindedir. Zira mezarlıkta hayat yok, meleklerde ise, dinlerin bildirdiğine göre, yemek, içmek ve erkeklik, dişilik yok...
Sayfa 281 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
Hiç şüphe etmem ki, bir memlekette hak hürriyet şeref ve namusun yegâne koruyucusu ve en büyük teminatı, kuvvet ve otorite sahiplerinin bizzat hak ve hürriyet terbiyesi, şeref duygusu, insan severliği, insafı, itidal ve faziletidir. Ve bir memleket için felaketlerin en büyüğü, kuvvet ve ikdidarın bu terbiye ve bu duygudan mahrum bir takım menfaat düşkünü sefiller eline geçmesidir. Hatta daha dikkat edersek, milli hakimiyet recimlerinde ikdidar ve salâhiyet sahipleri halk içinden ve halk tarafından seçilip iş başına geldiğine göre; bir memlekette hak ve hürriyetin son hakiki teminatı bizzat halkın dürüst ahlâkı, hak ve hürriyet severliği ve içtimaî faziletidir. Ve hakikatte bir millet için felaketin felaketi bu ahlakın tefessüh etmesi, fazilet ve şerefliliğin karşısında alçaklığın mükâfat almasıdır.
Sayfa 314 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
Reklam
Kültür ne ilimdir, ne edebiyat ve sanattır, ne de felsefedir; fakat bunların hepsinin bir muhassalasıdır. Şuuraltı varlığımıza yerleşen bu muhasala, hayat yolumuzu aydınlatan en parlak bir ışıktır. Âlim insan vardır ki, kültür bakımından sıfırdır. Çok bilgin ve mütehassıs insan görürüz ki, anlayış ve kavrayış, hayata ve hâdisata mana veriş bakımından bir çocuk mantığı ile düşünür. Çünkü kültürü yoktur. Şu halde, kültür bilgiden sanat ve teknikten başka bir şeydir ve meşhur bir tarife göre, insanın okuyup öğrenip unuttuktan sonra geride kalanıdır.
Sayfa 211 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
Herkes bilir ki, bugün parlâmentolarca millet adına diye yapılan kanunların birçoğu hakkı hiçe saymakta ve adalet vijdanını kanatmaktadır.
Sayfa 193 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
Bir memleketin halkı ve hayatı ne ise, hükûmet ve idaresi de aşağı yukarı odur. Ve "her millet lâyık olduğu hükûmeti bulur."
Sayfa 176 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
Kukla parlâmentolara gelince - 2
Gerçi parlamentoların bu türlüsünde seçimler yapılmaz değildir. Fakat bayraklı ve merasimli yapılan bu seçimler âdeta çocukların evlenme oyunları gibi bir şeydir ve sırf efkârı altadmaya ve diktatörün şahsî emir ve arzularını perdelemeye yarar. Diktatörün beğenip seçtiği kimseleri gûya halkın da beğendiği farz olunur. Bu suretle teşekkül eden sözde parlâmento devlet işlerini müzakere eder, kanun yapar ve karar verir görünürse de, hakikatte işler ve kanunlar önceden diktatörce kararlaştırılmış, emir ve işareti verilmiştir. Parlâmentoya düşen, orman gibi eller kaldırılıp diktatörün arzu ve emellerine meşruluk boyası çekmektir.
Sayfa 214 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
Reklam
"Fakat zulmeden, hükümet veya kanunun bizzat kendisi olursa kimden kime şikayet edip başvuracağım?"
Sayfa 318Kitabı okudu
Kukla parlâmentolara gelince -1
Bunlar açık veya maskeli diktatörlüklere mahsus birer ucubedir. Parlâmentoların bu türlüsü görünüşte ciddi parlâmento manzarası arzederse de, bu görünüş aldatıcıdır. Bunlar hakikatte ne halkın serbest seçimine, ne de âzasına irade istiklâline dayanır. Kukla parlâmentonun âzası bizzat diktatör ve çevresi adamları tarafından tayin olunur. Diktatör susturmak veya, kendisini ve icraatını övdürtmek için, konuşturup yazdırmak istediği kimseleri mebus yapar ve bu suretle onları devlet kesesinden satın alır.
Sayfa 214 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
Haksızlığın ve zulmün bir şahıstan veya bir azlıktan gelmesi ile ekseriyetten gelmesi arasında ise hiç bir fark yoktur. İster şahıstan, ister zümreden,ister ekseriyetten gelsin, zulüm daima zulümdür ve aynı derecede iğrençtir. Nitekim adalet de kimden gelirse gelsin, daima adalettir ve daima ulvî ve mukaddestir.
Sayfa 54 - Yağmur Yayınevi 5. Basım Eylül 2017Kitabı okudu
"Tarih, yalnız dekoru ve aktörleri değişen ebedi bir dramdır!"
57 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.