Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Devrimci Hukuk

Vural Savaş

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bugünkü eğitimin en büyük eksikliği, özgür düşünme yetisi kazandırmaması ve sorgulamadan öğrenmeye dayalı otoriter bir sistem oluşudur.
Neden Cumhuriyet Savcısı?
Atatürkün huzurunda yapılan bir tartışma sırasında, şu soru ortaya atılır: “Cumhuriyet başbakanı, Cumhuriyet bakanı, Cumhuriyet müsteşarı vb. olmuyor da, neden Cumhuriyet Savcısı? Savcılara neden bu imtiyaz tanınıyor?” Atatürk Mahmut Esat Bozkurt’a “Ne diyorsun?” Diye sorar. Bozkurt’un cevabı nettir: “Çünkü, öyle zamanlar olur ki, Cumhuriyeti korumak için başbakandan, bakandan, müsteşardan, validen, büyükelçiden bile hesap sormak gerekebilir. İşte o Cumhuriyet Savcısıdır.” Atatürk gülümseyerek hoşnut kaldığını belli eder ve “Devam et bozkurt” der.
Reklam
LAİKLİK..
Laikleşme de geç kalmamız yüzünden rönesansın Avrupa’da adeta fışkırttığı ilimleri 19. yüzyılın ortalarında tanzimata kadar ülkemize sokmaktan kaçındık. İşin hem garip hem de feci yönü şudur ki, din adamları yenilikleri daima er geç kabul etmişler ve sonra gereken fetvaları vermişlerdir. Ancak her defasında bunu birkaç yüzyıl geç yapmakla Osmanlı ve İslam dünyasının hıristiyan aleminden hep geri kalması ve bu yüzden ezilmesi sonucunu husule getirmişlerdir... Buna göre laikliği Devrimlerimizin temeli Saymalıyız onun Atatürk devrimlerine kadar bizde mevcut olmaması, geri kalmamızın başlıca sebebidir; hatta BÜTÜN ÖBÜR GERİLİK AMİLLERİNİ DOĞURAN, LAİKLİĞİN EKSİKLİĞİ olmuştur.
Mahmut Esat Bozkurt’un bir sözü var: “Hiçbir halkın geriye gitme hakkı yoktur” diyor. Geri kalma hakkı yoktur, esir olma hakkı yoktur insanların.
Kuran kurslarında, Arapça yazılı Kuran’ın ne dediği anlatılmıyor. Arapça da öğretilmiyor. Sadece ve sadece ezber yapılıyor. Böylece, din öğrenilmiş mi oluyor? Kuşkusuz, hayır. Kuran’ı anlamını bilmeden ezberlemekle kimse dinini öğrenmiyor. Tam aksine, dinin kolayca istismar edilebileceği ve yanlış yerlere yönlendirilebileceği ortamlara düşülebiliyor.
Dikkat edin: özellikle İslam ülkelerinde “Yaşken eğilmiş ağaçlar”ın çoğaltılmasıyla, o ülkelerin emperyalist devletlerin güdümüne girmesi, demokratikleşmenin olanaksız hale gelmesi, doğal kaynaklarının zenginliği ne olursa olsun iktisaden kalkınamaması, yolsuzluk sıralamasında ön sıralarda yer kaplaması doğru orantılıdır.
Reklam
Dedi ve öğrendik.
Kemalist olmayan bir ordu, yasaların kendine verdiği “Cumhuriyetimizi koruma ve kollama, ülke bütünlüğünü koruma” görevini yerine getirebilir mi?.. bu soruya cevabım, “Kesinlikle hayır”dır. Yanılıp yanılmadığımı önümüzdeki yıllarda yaşayarak öğreneceğiz.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.