Julie, şefi olduğu restoranı kapanınca yeni bir iş aramış ve bir düğün mekanında geçici olarak işe girmişti. Kendini kanıtlayıp kalıcı olmayı çok istediği işin o gün pişireceği yemekler çok önemliydi. Gelin ve damadın kendisi yerine yemekleri tatmaya gelen damadın erkek kardeşi çok ünlü bir şefti. Ancak Julie’yi çileden çıkaran şey onun ünlü bir şef olması değil, kapanan restoranı için kötü eleştiri yazan Andrew Kyle’ın ta kendisi olmasıydı. Andrew, Julie’nin içindeki cevheri görmüş ama genç kadının risk almayıp güvenli bölgesinden çıkmadığını o yüzden de potansiyelini gösteremediğini anlamıştı. Ayrıca bu güzel kadından çok hoşlanıyordu. Acaba Andrew hem onun kalbini çalıp hem de işine tutkuyla bağlanmasını ve cesur olmasını sağlayabilecek miydi?
Kitap konu olarak çok hoşuma gitti. Şefler, mutfaktaki telaş, tarifler gibi şeyler olan romantik kitapları bir ayrı seviyorum. Ancak konu güzel olsa da yüzeysel işlenmişti maalesef. Julie’nin öfkesi çok çabuk geçti, ben onun daha kızgın olmasını ve sinirini belli etmesini beklerdim. Andrew da sanki Julie’nin restoranın kapanmasında bu kadar büyük etkisi yokmuş gibi kadının peşinden rahatça gitti. Birbirlerinden etkilenmeleri, aşık olmaları çok hızlı oldu bitti bana göre. Andrew’ın şefliğini küçümseyen ailesiyle daha çok olay olmasını, Julie ile aralarında daha derin bir aşk olmasını isterdim. Arkadya kitaplarından ziyade Harlequin okuyormuşum da bazı şeyler hızlı çekimde yazılmış gibi hissettim. Sevmedim diyemem ama sanırım daha detaylı yazılmasını ve duyguların biraz daha bana geçmesini tercih ederdim.
