Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dünden Bugüne Ne Kalmıştır?

Samiha Ayverdi

Dünden Bugüne Ne Kalmıştır? Sözleri ve Alıntıları

Dünden Bugüne Ne Kalmıştır? sözleri ve alıntılarını, Dünden Bugüne Ne Kalmıştır? kitap alıntılarını, Dünden Bugüne Ne Kalmıştır? en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Daha Hulefâ-i Râşidîn, yâni Resûlullah'ın dört yakın dostu ve sırası ile halifesi olmuş müstesnâ zevâtın zamânında dahi, o kabile ve aşîret rûhu, İslâm'ın gömdüğü mezarından fırlayıp çıkarak, fitne ve fesat ocağının yangınını alevlendirdi. Ömer'e, Osman'a, Ali gibi bir dünya civanmerdine sallanan kılıç, ne çâre ki bugüne kadar kınına girmemiştir.
Sayfa 124 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Biz insanlar, ezel günündeki ahdimizi hatırlayabiliyor muyuz?
Oralardan şu dünyâ âlemine geldi- ğimizde, bezm-i elestteki" "Beli!" yi, burada da yâdımıza getirerek, "Sen Rabbimizsin" diyebiliyor muyuz? Işte mühim olan, sâdece bu.
Sayfa 276 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Reklam
..Türkiye, Birinci Cihan Harbinden mağlúp çıkınca, Arap âlemi, asırlardır yemediğini yediren, giymediğini giydiren Osmanlı'dan kurtulup istiklâlini îlân ettiğini zannetti. Amma bu nasıl bir kurtuluş idi ki henüz emeklemeye dahi başlamamış, topsuz tüfeksiz, daha doğrusu zaferlerle gözü doymuş bir cengaver ordusu bulunmadan, bu istiklâl, müstemlekeci- lik(sömürgecilik) iştihaları kabaran batı tarafından alkışlanarak, bu ülkelerin emperyalizmine yem olmakla neticele- niyordu. İşte Osmanlı eserlerini tahrip eden Suûdiler, kısa zamanda Türkler'in "Belde-i Tayyibe" dediği mukaddes şehirlerin birer Amerikan şehri hâline gelmesine hem râzı oldular hem de bu değişmeyi bir medeniyet alâmeti zannettiler.
Sayfa 19 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
..İslâm'ın zuhûru hengâmesinde, yekpâre olan îman hayatında, müslüman coğrafyası genişledikçe farklı mezhepler görülmeye başlamış ve hem birbirine yakın, hem ayrı denecek îtikatlar, eski kabile alışkanlıklarını da içine sızdırarak bir takım sınıflar meydana gelmiştir.
Sayfa 17 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Şu halde, ezel-i âzâlda, insan oğlunun sırtına giydirilmiş eşref-i mahlûkat olmak kaftanının yüceli- ğini zedelememek niyâzını, dilimize vird ederek düşünmek gerekmez mi?
Sayfa 233 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Türk'ün Ses Dünyası
Tâ X. asırda yaşamış, kānun isimli bir saz îcat etmiş ve Türk mûsikîsi temellerini kurmuş olan Fârâbì gibi dünyaca meşhur bir dâhînin başı çektiği bu muhteşem katar, XIV. asırda yetişen Abdülkadir Merâgî ile daha da zenginleşerek kendinden sonra gelenlere maya vermekle, asrının da mûsikî târihimizin de baş tâcı olup kalmış, böylece de Türk coğrafyasına ses ve renk vermekte devam etmiştir.
Sayfa 11 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Reklam
Yaşının icâbını yaşamadan büyümek, meğer bir çocuk için ne büyük tehlike imiş.
Sayfa 256 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Yahudi, sığınıp yerleştiği her ülkenin kan damarlarına sızarak, orda mevcut nizam, ölçü ne görürse, bütün bunlara ilân-ı harp edercesine hareket etmeyi bir uğursuzluk ve bozgunculuk alışkanlığıyla devam ettirmiş ve âdeta bunu bir Tevrat emri olarak icra etmekten geri kalmamıştır. Tabii ki bu şeriatçı ve ırkçı zihniyet ile, iğneden ipliğe, memleketin müesses her sâhasına el atarken, kendi kavmi dışında nizam ve adâlet örneği veren ülkelerin huzuruna tahammül edememiştir. Ne yazık ki hâlâ da öyle..
Sayfa 165 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Bu yaradılış âleminde kütlelere hem kalkan hem de kılıç olan kuvvet, Allah’ın birliği yolunda ayarlanmış bir cemiyet nizâmı içinde selâmeti arayıp bulmak iken, nasıl bundan başka bir hayat sigortası düşünülebilir? Şu halde sen, istediğin kadar dağı taşı yerlerinden koparacak kānunlar yap, ama içinde bu tevhit kuvveti yoksa bu ceset, en kısa zamanda çürüyüp gitmeye mahkûmdur.
Sayfa 121 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
Düşünmeyiz. Zira, bizi geçmişimizden soğutan bir büyülü kuvvet vardır. Bilmem ki hiyânete varan bu gafletimize ne zamana kadar esir olacağız?
Sayfa 114 - Kubbealtı NeşriyatıKitabı okudu
61 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.