Herkese merhaba,Javier Marias’ın Duygusal Adam isimli kitabından bahsetmek istiyorum. Javier Marias, ‘Duygusal Adam’da kendine has uzun cümleler ve bitmeyen paragraflarla bildik bir konuyu, aşk üçgeni öyküsünü bize sonuna kadar okutmayı sağlıyor. Genç bir tenorla kendinden yaşça büyük bir bankerle evli, olgunluğun ilk yıllarındaki bir kadın arasındaki aşkın öyküsü bu..
Gerçek ve hayal arasındaki ayrım, metnin biçimine de sirayet eder. Dil, içeriği destekler biçimde, bir reel dünyada, bir hayal aleminde salınır. Cümleler bir fotoğraf karesinden ziyade, zihinde koşuşturan bulanık düşüncelere hizmet eder. Neresi gerçek, neresi hayal artık anlaşılmaz. Yazar, ilk kelimesinden itibaren okuru atmosferin sahiciliğine, dünyanın her iki alemi de kapsadığına koşulsuz bir şekilde inandırır: Birbirinden ayrı iki dünya vardır; biri düş, öbürü uyanıklar dünyası.
Anlatım tarzıyla bana farklı bir deneyim yaşattığı için kitabı sevdim. Sınırlarınızın dışına çıkıp kendinizi biraz zorlamak ve farklı bir şeyler okumak istiyorsanız 142 sayfadan oluşan bu kısa romanı listenize ekleyebilirsiniz.