Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Edebiyat Anıları

Hüseyin Cahit Yalçın

Edebiyat Anıları Gönderileri

Edebiyat Anıları kitaplarını, Edebiyat Anıları sözleri ve alıntılarını, Edebiyat Anıları yazarlarını, Edebiyat Anıları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tevfik Fikret
Fikret’in güçlü, belirgin ve ezici bir kişiliği vardı. Çok eski zamanlarda olsaydı belki adı bir peygamber diye art kuşak­lara geçerdi. Daha sonraları gelseydi bir tarikat kurucusu olurdu. Ne var ki on dokuzuncu yüzyıl sonlarında Abdülhamıt yönetiminin her soylu duyguyu susturan ve öldüren kıyıcılığı ve baskısı içinde Fikret, yalnızca sanat ve yurtseverlik yolunun başı oluyordu.
Sayfa 115 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Servetifünun, bir sanat ve edebi­yat ocağıydı. Ruhumun duyarlı, yüksek ve temiz atılımlarıyla oraya bağlıydım.
Sayfa 115 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Reklam
Yok artık:))
Tahtakurusu da sarayın lûtfuna uğ­ramış hayvanlardandır. Gazetelerde adı geçmezdi. Çünkü «tahtı ku­rusun» dileğini ses bakımından uzaktan uzağa akla getirir gibiydi.
Sayfa 106 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Burun meselesi:))
Acaba burun sözünün basında yasaklandığı Abdülhamid'e söy­lense çevredekiler bu dalkavukluğu, bu yasağı hangi yolla açıkla­ yacaklardı? Yeryüzü halifesine. - Şevketli efendimiz, sizin pek biçimsiz bir burnunuz var da onun için bu sözü yasak ettik mi diyeceklerdi. Herhalde onların ne diyeceklerini bilmem. Ama ben «İzlanda Balıkçısını çevirirken coğrafyayla İlgili burun sözü geldikçe «karaların denizlere doğru ilerlemiş bölümleri» diye yazıyordum.
Sayfa 106 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Bizi en çok düşündüren, yoran, üzen yan, yayın izni idi.Ga­zete çıkarmak için hükümetten izin almak gerekirdi ve bu çok zor­du. Bizlerden biri başvuracak olursa kabul edilmiyeceğine inan­cımız tamdı. Genç olmak, yüksek bir okulu bitirmiş bulunmak, hükümete göre kuşkulanılmak için yeter nedenlerdi.
Sayfa 82 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Hâlit Ziyâ Uşaklıgil'in eserleri,
Sanırım bunlar, edebiyatımızın ölmez eserleri arasında sayılma­yacaklardır. Gene de inanırım ki edebiyat tarihimizde önemli bir yer tutacaklardır. Çünkü bir aşamayı belirlerler. Çünkü bizde batı romanı yapısında, tekniği yolunda ilk ürünlerdir.
Sayfa 80 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Reklam
Recaizade Ekrem Bey «abes» ile «muktebes» sözcüklerini uyaklı saymış. Eski Arap yazısında bunlar değişik harflerle sonuçlanan iki kelimedir.Naci tarafını tutanlarca bu, dinsizlik, tanrı tanımazlık düzeyinde çok tehlikeli bir tutumdu.
Sayfa 79 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Bilgisizlik, iki türlü olur derler. Birisi basit bilgisizlik, öteki katmerli bilmezlik. Basit bilmezlik, açık. Katmerli bilmezlik, bilme­ diğini de bilmemektir. Ama ben bunlara üçüncü bir cahillik daha ekliyeceğim: üç katlı bilmezlik. Bu da bilmemek, bilmediğini bilmemek, üstelik hiç kimseyi de hiç bir şey bilmez sanmaktır.
Sayfa 75 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
Abdülhamid'in cinayet romanlarına çok merakı varmış: Geceleri yatağa yattığını, birisi roman okurken bunları dinleye dinleye uykuya daldığını söylerlerdi.
Sayfa 62 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
— Emile Zola nasıl? Onun kitapları kötü müdür? diye Fran­sızca sordum. Bana tek bir sözcükle karşılık verdi: — Cochon (domuz)!( Emile Zola’yı böylece küçümsemesi üzerine bizim Fransızca öğretmenimize numarasını vermiştik. Fransız edebiyatını biz on­dan daha iyi anlıyorduk!
Sayfa 52 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Birinci BaskıKitabı okudu
91 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.