Dram kitabı okumayı beklerken çok farklı bir şeyle karşılaştım. Birbirini takip eden tesadüfler zinciri vardı. Böyle pembe dizi Yeşilçam gibi bir tarzı vardı. Kitabı okurken sayfanın içinde kayboldum gerçekten elimden bırakamadım. Normalde işe gidip gelirken böyle kalın kitaplar almam yanıma ama bunu elimden bırakamadım. On dakikalık ders aralarında bile elimden düşmedi. Her karakterin hikayesi öyle kendinden bağımsız öyle müstakil yazılmıştı ki ha oldu ha olcak derken tamamen ümidimi kaybetme aşamasına gelmiştim. İçime en çok işleyen karakter kim derseniz cevap veremem hepsini yaşadıkları hayatlarının bir bölümü beni çok farklı etkiledi. Ayrılamayan ama aynı zamanda kavuşamayanlar aşıklar yolları hep kesişen ama ucundan kıyısından dönen hayatlar. Etkilenmedim desem yalan olur. Kitabın sonunda artık resmen macera kitabı okur gibi yerimde duramadım. Mutsuz sonla bitmesinden çok korkmuştum. Herkesin birbirine kavuşması hayatlarındaki eksik zamanları eksik kişileri bulup tamamlaması beni çok etkiledi. Belki bir yerden bakınca tesadüfler fazla abartıydı ama orda da kahramanların yaptığı planlar bu açığı kapatıyordu. Kalınlığı kesinlikle korkutmasın kimseyi çünkü sizi içine çeken bir kitap. Kapağını kapattıktan sonra ben ne okudum moduna giriyorsunuz. Sanırım yazarın diğer kitaplarına da en kısa zaman da el atmam gerekiyor.
