“Seçici bir unutkanlık mümkün olabilse keşke. Anların, anıların içinden teker teker ayıklayıp bazılarını unutabilsek. Ama ne yazık ki bu mümkün değil. Hatırlayarak yaşayabilmek de yaşamanın erdemi olsa gerek.”
“En gürültülü konuşma sessizken yapılandır. Çünkü bir sürü düşünce uçuşur durur sessiz kalan kişinin zihninde; söyledikleri ve söylemek istediklerinden oluşan… Bazen de söylediğini sandığı şeyler de üşüşür gelir kişinin zihnine. Oysaki seslerden mahrum kalmış kelimelerdir onlar. Çünkü bilirsiniz kelimeler önce zihinde oluşur, sonra dilin telaffuz etmesiyle sese ve sözcüklere dönüşür. Ama söylediğimizi sanıp da sese ve sözcüklere dönüştüremediklerimiz, şüphesiz ki en tehlikelisi de onlardır.“