Zaten aşk denen şeyin, bu asırda manası kalmamıştı. O, eski romanesk zamanlara ait bir efsane, cüzzam gibi mikrobu ihtiyarlamış bir eski hastalıktı.
Kitabın adı tam da bu sebepten Eski Hastalık…
Batı kültürü ile yetiştirilmiş, İstanbul’da yaşayan Züleyha ve Anadolu’da yöresinin kültürü ile yetişmiş Yusuf’un evliliklerinin öyküsü; Eski Hastalık…
Kitap bir yol, yolculuk hikayesini anlatır.
Yusuf ile Züleyha gemi ile bir yolculuğa çıkar. Bu yol her ne kadar görünürde gezinti olsa da, yola çıkılan yer ile varılacak yer arasındaki geziden ziyade, Züleyha’nın içsel yolculuğudur aslında.
Yolculuk Züleyha’nın kendini, kendinde Yusuf’u bulma hikayesine dönüşür.
Roman yazıldığı dönemin toplum yaşayışına nazaran, oldukça ileri seviye bir anlatıma sahip. Yazarın evlilik hayatı ve kadın - erkek ilişkilerine dair çarpıcı tespitleri günümüzde de geçerliliğini koruyor.