Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Evlerin Işıkları Bir Bir Yanarken

İclal Aydın

Evlerin Işıkları Bir Bir Yanarken Sözleri ve Alıntıları

Evlerin Işıkları Bir Bir Yanarken sözleri ve alıntılarını, Evlerin Işıkları Bir Bir Yanarken kitap alıntılarını, Evlerin Işıkları Bir Bir Yanarken en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ama hala geçmiş küçük ve güzel günlerin anısına bir hatır sormayı, birlikte geçirilmiş birkaç saatlik bir zamanın saygısını taşımayı, geçmiş olsun’u, mutlu yıllar’ı, haklısın’ı, özür dilerim’i, daha iyi günler göreceksiniz demeyi, yeniden yeniden yeniden sevmeyi, severken de bir daha başa dönmeyi, ‘iyi insan olmanın ağır sırt çantasını taşımayı’ önemli buluyorum. Ya da seviyorum.
Sayfa 38 - ArtemisKitabı okudu
“Kendini bir süper kahraman sanmanın, sandırmanın bir alemi yok; duvarı nem, insanı gam yıkar sonunda.”
Reklam
" Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benzeyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim! " Yıldız atardı öğretmenim defterime. Saçımı okşar, kulağıma fısıldardı: Evet bu memleket bizim! "
Sayfa 191 - Artemis Yayınları
Sonra anladım... Özgürlük değilmiş Yazı'nın vaat ettiği... Sadece daha geniş bir alan sunuyormuş kanat takabilmek için. Özgürlük için yaşamın her basamağında bir cesur yürek olmak gerekiyormuş.
Çok Güzel..
" Görüyorsun yüreğim nasılda gepgeniş Ve senindir o! Onda her şey kederdendir Ve yer vardır içinde Bu dünyada acı çeken ağlayan herkese! Yüreğimi arındırıyorum solmuş yapraklardan, Kurumuş dallardan, tozdan, Titriyorum her yaprağın, her dalın üzerinde, Çiçekleri kurtlarından arındırıyorum Çürümüş taç yapraklarından ve ağacın çevresindeki otları Arındırıyorum çöplerden. "
Sayfa 41 - Artemis Yayınları - José Martí "Ruhumun Ağacı" şiirinden...
O'nlar...
" Saçları sıfıra vurulurdu. Burunları, kaşları hep taze, pembe bir iz ya da kabuğu üzerinde yaralarla dolu olurdu. Bakımsızlıktan kokarlardı. Biz hiçbirimiz istemezdik onlarla aynı sıraya oturmayı. Çünkü onlar yurttan gelen yuva çocuklarıydılar. "
Sayfa 21 - Artemis Yayınları
Reklam
Birini yarasından sevmek, yüreği suya kavuşturmaktır. Ve yürek çeliğe böyle böyle dönüşür.
Canım İclal.
" (...) İlkokula başlamıştık, Sınıftaki diğer kızlar Ümran'ı istemedi. Çünkü Ümran'ın delik kulaklarında ip takılıydı ve siyah önlüğünün üzerine yeşil orlon yelek giyerdi. Yani Ümran ötekiydi, bizden değildi. Garip bir biçimde kendimi Ümran'a bağlı hissederdim. İstenmiyor olması benim de ağrıma giderdi. Okulun ağaçlı bahçesinde onun yanında oturur, anlattığı hikâyeleri dinlerdim. "
Sayfa 152 - Artemis Yayınları
" Ünzile; kızım, ben, annem ama en çok anneannem, babaannem... Biri Doğu Anadolu'nun bir dağ eteğinde, bir diğeri Ihlara Vadisinde henüz on üç yaşındayken evlendirilmiş ve çamurdan fırınlarını bahçede kurumaya bırakıp gelin olmaya durmuşlar. Kucaklarında ağlayan ve süt isteyen bebekleriyle çeşmede oyun oynayan arkadaşlarını seyretmişler. Hayatta kalan çocuklarını ise dişle tırnakla büyütüp okutmuşlar. Her ikisini de hep çalışırken hatırlıyorum. Hiç boş durmayan elleriyle, durmaksızın bir şeyler yaratırlardı. Herkes ya okumalı ya çalışmalıydı onlara göre. Ben ailemin kadınlarından, sanırım çalışmanın erdemini öğrendim ilk önce. Bu yüzden hayatımı işim oluşturdu. Bu yüzden tanıdığım tanımadığım her kadına, 'Çalışmalısınız,' dedim. Destekledim, önayak oldum, iteledim. "
Sayfa 103 - Artemis Yayınları
Uzun yolu göze alamayana kelebek olunmazmış bebeğim. Nefsi yetmeyenle dipte hazine aranmazmış. Aşkın ibadetini bilmeyene bayram bağışlanmazmış.
350 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.