Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fincanımda Cola Var

Sadettin Ökten

Fincanımda Cola Var Gönderileri

Fincanımda Cola Var kitaplarını, Fincanımda Cola Var sözleri ve alıntılarını, Fincanımda Cola Var yazarlarını, Fincanımda Cola Var yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Düşünmekten uzak düşen beyin
Mesela herkesin elinde telefon, internet var. Dini hassasiyetleri hiç karıştırmadan şöyle bir soru soruyorum: "Herkes baksın kendine ve bir kıstas koyalım... İlimle, bilgi ile ne kadar meşgul oluyorum? Hikmetle ne kadar meşgul oluyorum? Felsefeyle, sanatla ne kadar meşgul oluyorum? Bu sırada bu aletleri ne mertebede kullanıyorum yahut mâlâyâni ile ne kadar meşgul oluyorum?..." Bunun bir grafiğini çıkarın bir tespit yapın. Göreceksiniz nasıl bir sonuç ile karşı karşıyasınız.
Kalpten kalbe yol vardır. Hatta fısıldamaya da gerek yok...
Reklam
Sizin çerçevenizden, eleğinizden geçebilen Tanrısal emirler iyidir, geçemeyenler kötüdür(!). Bir elimizde bu, diğer elimizde zemine ve zamana bağlı olan akıl eleği… İnanan bir insan için Tanrısal emirleri bilmek ve gerektiği gibi hareket etmek zulüm değil, adl oluyor. Bu sefer hayatta denge oluyor, uyum oluyor. Ahenk ortaya çıkıyor. Buradan da bir “estetik” çıkıyor. İşte onun için, “Allah, Cemil’dir ve Cemal’i sever, güzelliği sever”… Çünkü O’nun verdiği bütün emirler sizin fıtratınıza uygun bir yaşama biçimi oluşturur.
Kur’an; “Ben insanı halifem olarak yarattım ve ona Ruh’umdan ruh üfledim ve bütün âlemi ona musahhar kıldım.” diyorsa oradan çıkan realite şudur: “İnsan, kendi varlığıyla büyük bir âlemdir!” Bir de Kur’an’da “Ben bir müminin kalbine tenezzül ederim.” diyor. Kâinata sığmayan Allah, bir müminin kalbinde bir ışık yaratıyor. İnsan dışındaki varlıkların bu ışığı, bu Nur’u almaya çapları yok. Allah dağa tecelli etti, dağ yarıldı ama sadece insan kalbi O’nu kabullendi. Ama aynı zamanda, “Bu insan ne kadar cahil ve zalimdir.” dedi. İlahi emirlerin size çizdiği çerçeveyi bilmemek veya bilmezlikten gelmek, cahilliktir. İlahi emre muhalif hareket ettiğiniz anda yaptığınız her şey zulümdür! Önce kendinize… Zulmün yansıdığı yer kendinizdir, şahsınızdır, nefsinizdir…
Biz bir İslami Rönesans bekliyor muyuz? Cevap: “Hayır, beklemiyoruz!” Çünkü İslam’ın aşkın öğretisi, geldiği günkü safiyetini muhafaza ediyor: “Ya inanırsın ya inanmazsın…” İnanan bir insan için dinin emirleri evrenseldir. Dinî çerçeveye beşeri unsur katarsanız , beşerin her türlü tasarrufu zaman ve mekân karşısında direnemez. İnsanlık tarihi içerisinde zamana en çok direnen Aritoteles’tir, onun da işi zamanla bitmiştir… Dolayısıyla, “bu iyidir” diye dinin içerisine tüm bu öğretileri sokarsanız, 1000 sene sonra patlar. İnanmayan içinse zaten problem yok.
Reklam
İnsanlara bu dünyadan bir nasip verilmiş. O nasibi reddetmek olmaz. O nasibi almak mecburiyetindesiniz, çünkü o bir ilahi lütuftur...
İslam'a göre yaşayan bir insanın hayatı zaten sanat!
İslam medeniyeti tasavvurunda her işimiz ve her şeyimiz Allah'a kalmıştır ve Allah iledir.
Bazıları bir ömür boyu sorularla yaşıyor,öyle ölüyor; bazıları da bu sorularını cevaplamış,mutmain gidiyor ahirete. Bu sorular, insanın zatında ya da fıtratında,varlığında var. Mesela 'başlangıç ve son ' sorusu. Şöyle der insan:" Ben nereden geldim, başlangıcım neydi? Nereye gidiyorum,sonum ne olacak?"
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.