Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yolculuğunu kıymetli bulduğum birkaç ilahiyatçıdan biri oldu Ekrem Demirli. Yazdıklarından faydalanıyorum. Bana yeni sorular sordurtuyor. Türkçesi sarih. Usta değilse de dili kullanmakta, vasatın üstünde. Gözettiği usül ve yazılarının içeriği söz sözleme yetkinliğini aşıyor, sağ olsun. Ancak konuşmaları, özellikle tek kişilik söylevleri feci. Derdi üzüm yemek olan katlanır elbette. Fakat ben sunduğu üzümü yemek, şarabı içmek uğruna o konuşma diline katlanamıyorum. Aklıma geçen yıl göçen Muzaffer Sarısülük'ün sözleri geliyor. Aşkını verdiği tabiata karıştı. Ese ese uçsun ruhu, şâd olsun. Yazmağa ve konuşmağa dair şöyle demişti: "İnsan yazarlık ideali taşıyorsa, fazla konuşmamalı, sohbet etmemeli. Eğer bir konuşmacı olmak istiyorsa bu kez yazı yazmamalı. İkisini birlikte yürütmek hastalığa neden olur. Sana buradan yazdığım mektup dramatikti. Oysa insan ne trajik olmalı, ne dramatik, ne komik. Bilge olmalı. Sanatı var eden, insanın kaybettiği doğal güzelliğin, doğal gerilimin ve doğal karakterin simgesel ifadesidir. Doğallık drama yakındır. Hem yazmak, hem konuşmak insanı iki uçtan birine iter. Trajedi ya da komedi. Bunlardan daha önemli olan ise insanın yaşamasıdır."
Gallemit
Gallemit
syf. 75
elif hala 109. sayfanın fotoğrafını atmadığı için 108'de kaldım.
Elif
Elif
Gallemit
Gallemit
100 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.