Gelin Başı kitaplarını, Gelin Başı sözleri ve alıntılarını, Gelin Başı yazarlarını, Gelin Başı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Seray Şahiner Türkiye'de kadının sosyo-kültürel ve ekonomik yerini, ötekileştirilmesini, bakış açılarını o kadar gerçekçi anlatıyor ki. Kulağa karmaşık gelecek şeyler, saçma gibi görünen detaylar O'nun kaleminde hikayenin rengini belirliyor. Hani, kendi adıma söylemek istersem hep güldüğüm yazınlar bunlar çünkü Seray Şahiner'in dili aynı zamanda çok alaycı, inceden laf sıkıştıran cinsten, yanı sıra hikayelerin kurguları da çok komik yani bir yerden güldürüyor o hikaye sizi. Ama 'hikaye sonu çöküş' diye bi' gerçek de var. Çünkü bu hikayeler her şeyden önce birer sosyolojik incelemedir bana göre. Kadının toplumdaki yeri, ilişkilerdeki ikilemi, basitliği ya da karmaşıklığı, aile baskısı vs. Ortalarında sık sık güldüğüm hikayenin sonunu gözlerim yerde bitirdiğim oldu. Kafaya vuran 'dank'lar...
Yazarın bu hikaye derlemesini beğenenlere kesinlikle Hanımların Dikkatine'yi Antabus'u ve Kul'u tavsiye ederim. Ortak temanın 'kadın' olduğu bu kitaplar da aynı şekilde toplumun, ailenin, kocanın kadının hayatındaki uzantılarını gerçekçi, komik ve sosyolojik bir bağlamda anlatıyor.
Herkese iyi okumalar dilerim!
Gelin BaşıSeray Şahiner · Can Yayınları · 2007584 okunma
Genel olarak yazarın yazım dilini beğeniyorum. Kadın problemlerine tam nokta atışı yapıyor. Bu öykü kitabını da gayet başarılı buldum. Her öykünün baş karakteri birer kadın ve son derece sizden, bizden, içimizden, sade ve basit karakterler. Her kadının kafasından geçen erkek arkadaş sorunu, aşk, kadının toplumdaki konumu, iş hayatı, evlilik, toplum baskısı vb konuları akıcı bir şekilde aktarmış
yazar. Öncelikle tüm kadınlara, daha sonra herkese bir göz atmalarını öneririm.
Gelin BaşıSeray Şahiner · Can Yayınları · 2007584 okunma
Kısa kısa tadımlık, hayatın içinden öyküler. Akıcı, kendini sevdiren bir kitap. "Yedi Ağlı Don ve İlk Öpüşte Aşk" öykülerine çok güldüm:)) Sosyolojik açıdan da çok güzel saptamalar var kitapta.
Gelin BaşıSeray Şahiner · Can Yayınları · 2007584 okunma
Seray Şahiner her seferinde büyülüyor beni. Öyle ki Kul ve Antabus'u birer kez okumakla yetinememiştim, Gelin Başı da güzel bir seyahat oldu benim için... Çok yakınımızda olup bitenleri Şahiner'den daha iyi anlatan kimseyi tanımam diyebilirim. Böylesine bizden, bu kadar tanıdık, fazlasıyla samimi karakterler çizmek; bir de bunları su gibi anlatabilmek zor iş gerçekten, kocaman tebrikler dimdik konuşan yazar...
Gelin BaşıSeray Şahiner · Can Yayınları · 2007584 okunma
Orada söylesem kıyametler kopardı ya, biraz bizim Hazreti Ali'nin tasvirlerine benziyordu. Yay gibi kaşları, gür kirpikli kocaman gözleri, biçimli kesilmiş sakalı... Bir elinde Zülfikar Kılıcı eksik! Komşular bilmez benim Alevi olduğumu. Şimdi saçma geliyor saklamış olmak ya, o zaman belki de dışlanma korkusuyla çekinip söylememiştim. O kadar da sığlar ki, hala "Alevilerin evinde yemek yenmez," diyor, yer darlığından, küçücük odada bütün aile yaşayan kapıcımız Cemile'nin de Alevi olmasından şüphelenip kadını apartmandan attırmanın yolunu arıyorlardı. Ne anlatırsın bu cahillere?
Can Öz, bir söyleşisinde "Çok Başarılı Bir Genç Romancı" diye bahsetmişti Seray Şahiner'den, öyle haberim oldu yazardan. "Geç olsun güç olmasın" demişler, iyi ki izlemişim o videoyu da yazardan haberim oldu, kendi adıma çok mutluyum.
Öncelikle şunu fark ettim yazarda; Seray Şahiner muhteşem bir gözlemci. Toplumsal sorunları kadının bakış açısıyla o kadar güzel anlatıyor ki kitaplarında, gerçekten size o yaşanmışlık hissiyatını bir şekilde geçiriyor. Kadına Şiddet, üçüncü sayfa haberleri,toplumdaki Alevilik-Sünnilik algısı, öğrenciler, şahsının ve ailesinin toplumdaki konumundan utanıp sınıf atlamaya çalışan beyaz yakalılar... Hikayeleri okuduğunuzda "ben bunları tanıyorum,aynısı bilmem kimin de başına geldi." diyebileceğiniz insanların hikayelerini anlatmış kitabında.
Ezcümle; okurun kendisinden ya da çevresinden mutlaka parçalar bulacağı, içinde çok güzel hikayeler olan bir Seray Şahiner Başyapıtı.
Gelin BaşıSeray Şahiner · Can Yayınları · 2007584 okunma