Sözler ve Alıntılar
Bazen istemeseniz de şeytanla dans etmek zorunda kalırsınız çünkü siz dans etmezseniz bir başkası kesinlikle edecektir.
Bu, karanlığın gerçek haliydi. İnsanların geceden korumasının sebebiydi. İçinde ne olduğunu veya neleri gizlediğini düşünmeden, karanlığın kendisine duyulan korkunun kaynağıydı.
Jean-Claude'a baktım, onu sevmeme sebep olan şey güzelliği değil, kendisiydi. Binlerce dokunuş, milyonlarca sohbet ve trilyonlarca paylaşılan bakışın bir bütünüydü. Ortak tehditlerin, fethedilen düşmanların, bize bel bağlayan insanları ne pahasına olursa olsun korumanın kararlılığının ve ne olursa olsun birbirimizi asla değiştirmeye çalışmayacağımızın bilincinin bir ürünüydü. Jean-Claude'u seviyordum, her şeyiyle. Çünkü hayran olduğum zekasını, zihninin labirentlerini çıkartıp atarsam, geriye daha az bir şey kalır, onu bir başkası yapardı.
Sayfa 366 - AnitaKitabı okudu
Kahvemi klasik sloganımla yudumladım. Bana kafeinsiz kahve verirsen, kafanı kopartırım. Bu sloganı, patronumuz Bert kahve makinesinin içine kafessiz kahve koyup kimsenin fark etmeyeceğini düşündüğü zaman bulmuştum. Ofistekilerin yarısı bir hafta boyunca kendilerini hasta zannetmiş, sonra Bert'in alçak oyunu açığa çıkmıştı.
Sayfa 4 - AnitaKitabı okudu
"Ben polis değilim, Van Anders, ben infazcıyım."
Sayfa 673 - AnitaKitabı okudu
Musette, "seni yeniden sevebilirim," diye fısıldadı.
"Non, beni yine ele geçirirsin, aşk karşındakinin ruhunu ele geçirmek değildir."
Havada gaz kokusu duymayı bekledim ama yoktu. Jean-Claude öyle bir koku alırsan bunun bir kaçak olduğu anlamına geleceğini ve cehennem köpekleri tarafından kovalanıyormuş gibi koşmamızı söyledi. Tamam, aslında en kısa sürede oradan ayrılın, dedi ama ben onun ne demek istediğini biliyordum.
Sayfa 494 - AnitaKitabı okudu