Çok merak ettiğim bir yazardı Paul Auster, o yüzden Ağustos ayının açılışını 'Görünmeyen' ile yapmak istedim.
Kahramanımız Adam Walker, üniversitede öğrenim gören bir genç ve hikayesi 'Onun elini ilk kez 1967 baharında sıktım' diyerek başlıyor. Adam'ın hayatı 3 bölüme ayrılmış ve ilkbahar, yaz, sonbahar şeklinde aktarılıyor okuyucuya. Kitap ise 4 bölümden oluşuyor. İlk bölüm Adam'ın ağzından anlatılıyor, birinci tekil şahıs. İkinci bölüm ikinci tekil şahıs, üçüncü bölüm ise üçüncü tekil şahıs olarak anlatılıyor. Dördüncü bölümde Adam ile bağlantılı bir karakterin günlüğünü okuyoruz. Söylemek isterim ki, bu farklı anlatım teknikleri kitaba ayrı bir etkileyicilik katıyor. Anlam örgüsünü, akıcılığı asla bozmuyor. Yazarın sade ve akıcı üslubu kitap boyunca devam etti. Merak duygusu kitabı elinizden bıraktırmıyor. Yer yer sizi şaşırtıyor. Sadece günlük olarak yazılan dördüncü bölüm, diğer üç bölümden kopuk ve anlamsız geldi bana. Yazar, son sayfalarda bilinmezlik ortadan kalkacak ya da çok büyük bir beklenti varmış gibi okutuyor size o sayfaları ama biraz havada kalarak bitiyor. Belli ki o bilinmezliği, neyin doğru neyin yanlış olduğunu, görünenin göründüğü gibi olup olmadığını bizlere bırakıyor. Çoook severek okudum ben.
Okumak isteyenlere bir uyarı mahiyetinde ikinci bölümde yoğun olarak bir ensest ilişki anlatımı mevcut. Evet çok ayrıntı, evet rahatsız edici ama kitabın bütünündeki o kurgu, anlatım ve merak beni etkiledi. Yazara kesinlikle devam edeceğim. Keyifli okumalar..