Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Asker Kaçağının Romanı

Günler ve Geceler

Alfred Jarry

Günler ve Geceler Gönderileri

Günler ve Geceler kitaplarını, Günler ve Geceler sözleri ve alıntılarını, Günler ve Geceler yazarlarını, Günler ve Geceler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dünya, engin bir gemiydi, dümende Sengle; ve ufacık evreni sırtında taşıyan Hinduların Büyük Kaplumbağa kavramının ter­sine, daha az saçma olan imge Roma terazisiydi; Sengle'in yan­sıttığı (bu varsayım tüm optik yasalara aykırı olmasına rağmen, terazinin ara bıçağı bir mercektir) ve dengelediği düzmece bir ağırlık.
...yaşamın süreklilik olduğuna inanıyordu; fakat yaşamın sürekli olduğu asla fark edilmiyordu, hatta, bu sarkaç hareketle­ri olmadan sürekli olabileceğine inanılmıyordu; yaşamın önce­likle kalp atışlarında doğrulandığı fark edilmiyordu. Kalp atışla­rının varlığı çok önemlidir; fakat kalbin gevşemesi, mola vermiş sıkışmadan başka bir şey değildir ve bu küçük ölümler yaşamı sürdürmektedir.
Reklam
Her gece, camdan surların karşısında, çırılçıplak, ayakta duruyo­rum ve sıvı denizin içinde, bana yapışık duran, ayaktaki imgeme bakı­yorum.
...ve Sengle, umutsuz, intihara doğ­ru yürürken, gümüş nitrat kristalleri, şeker yer gibi, cehennem taşını yuttu; koyu mavi, mideden üstderiye, sanki gökyüzünün çemberine doğru, siyah bir güneş yaydı...
Hastabakıcılar sivildir -düşkünlerevi ise karmadır- ve baş­ hekimler -bazıları- doktor olarak oraya gelmekten utanırlar. Rahibeler ve doktorlar karalar giyer, biraz beyaz vardır ve hastalar griler içinde sürünür.
Bir süreklilik çözümüyle geçmişinden ayrılmış insan, bir trenin hareketli demiriyle boydan boya ikiye bölünmüş olarak geri dö­nüyorsa, bu durumda, bu büyük kırmızı yara karşısında korkuya kapılır. Sırt üstü yatarak kalması daha iyi: en azından, ölümü karı erguvan kırmızısına boyar; ve çıplak ölebilir, günün emare­lerinden kurtulmuş olarak.
Reklam
Ölüler, organik olarak çürüyerek, o ilk, taştan canlarına kadar geri çeki­lirlerken, zamanlarını -ya da Zaman'ı- hatırlayarak mı geçirir­ler, bunu bilmiyoruz; peki ya Ezeliyet günü başladığında uyan­mış olmak (geceki unutkanlık özellikle başka bir şeyin anısıysa eğer), hele ki onlara cehennemin çeşitli angaryaları buyrulmuş­ken, hoşlarına gidiyorsa?
İnsanların orduda telef olmaları ve onlara ruh olarak hizmet eden larvaların şeytansı kölelerin bedeninden domuz yavruları­nın bedenine geçmesi Sengle için fark etmiyordu; fakat kelleleri uçurulmaya mahkum edilmiş dokuz hırsız arasındaki moruk berber gibi, o da, ne beyninin çıkarılmasını ne de bedeninin çir­kinleşmesini istiyordu.
Şimdilik, Sengle, özellikle özgür olduğu geçmişi özlüyordu ... Her gün banyo yaptığı, değişik giysiler giydiği, günde iki defa tatbikata götürülmediği ve saat çizelgelerinin önünde titremedi­ği günleri özlüyordu.
Biz, hiçlikten yaratmayı bilmiyoruz, fakat kaostan yola çıkarak bunu yapabiliriz.
70 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.