Çocukluk, din ve aşkla aramda böyle yıkık viraneler bırakarak, daima ileri diye, sevdiklerimi arkada bırakarak, efkârın, ihtisasatın yabancı ufuklarına doğru bu kadar müthiş bir süratle beni atan bu hayat yolunda en çok merak ettiğim başkalarının mabetlerinin kapısının aralığından bakmak! Fakat baka baka en kalın perdeleri geçen gözlerim her yerde, bütün kalplerde mabet harabelerinden başka bir şey görmüyor. Hükemanın yetişemedikleri ulum, şuaranın ifade edemedikleri, bestekârların tercüme edemedikleri âlâm-ı beşeriye dostluk, aşk, din, efkâr, bütün tecelliyat-ı beşer nihayet harap olan birer mabettir. Dimağ ve kalp harabeleri!
Sayfa 13 - 1. Basım, Temmuz 2020, İstanbul, Can Yayınları