Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cilt 1

Hatıralarım

Musa Anter

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Derler ki, Bedirxan Bey, Cizre’deki Birca Belek sarayında gezinirken bir oğlunun elinde bir keklik kafesi görür. Bedirxan Bey, “Bu nedir oğlum?” der. Oğlu Ali Şamil -ki sonradan paşa olmuştur- “Baba, bu çok kıymetli bir kekliktir. Bana Sincar’dan geldi” diye cevap verir. Bedirxan Bey, “İyiliği nereden geliyor oğlum?” diye sorar. Oğlu, bunun üzerine, “Baba, bunu dağa götüreceğim, etrafı tuzaklarla çevireceğim. Ötmeye başlayınca, dağdaki diğer keklikler yanına gelmeye başlayacaklar. Böylece benim kur­duğum tuzaklara yakalanacaklar” der. Bedirxan Bey, kafesteki kekliği alır ve kafasını kopararak yere fırlatır. Oğlu bağırır çağırır, kendisini yerden yere atar. Bedirxan Bey, oğlunu yerden kaldırıp başını okşayarak, “Evladım der, insan olsun hayvan olsun, kavmine hiyanet edenlerin kafasını koparmak lazımdır."
Paşa, sen Kürtçe bilir misin?' İsmet Paşa şaşırmıştı. Ne diyece gini bilmiyordu. O bir şey söylemeden ben araya girdim ve hemen, Ekselans, biz Kürtçe bilmeyiz. Zaten bizde Kürtçe konuşulmuyor ve böyle bir dil de yoktur,' dedim. Churchill adamlarından birine sordu. Öyle mi Mister, Kürtçe diye bir dil yok mudur?" deyince, adam daha önceden hazırlıklı, hemen ayağa kalktı, 'Olmaz olur mu efendim? Çok zengin bir Kürt dili ve edebiyatı vardır. İsterseniz, -o ana kadar duymadığımız- Diwana Cizîrî'den bir şiir okuyayım' dedi. Churchill, 'Oku' dedi. Anlamıyorduk ama Farsçaya yakın, nefis ahenkli bir şiir okudu. Ve bu şiirin Kürtçe olduğunu söyledi. Öyleyse bu şiiri bize yaz' dedi. Yazdı. Churchill, 'Bunu İngilizceye çevir' dedi. Çevirdiler. Bir de Fransızca yapın' dedi. Onu da yaptılar. Bir de Türkçeye çevirdiler. Ve bana, Mösyö, sen de gel bakalım. Bu üç dilden aynı fikri ifade etmek için, bakalım metne kaç yabancı sözcük alma mecburiyeti olmuştur" dedi. Fransızcada hiç yoktu. İngilizceden üç beş Latin kökenli kelime çıktı. Kürtçe aslında dört-beş Arapça kelime bulundu Ama Türkçe nüsha gelince 'dir' ve 'ile'den başka, Türkçe bir şey kalmamıştı. Kimisi Arapça kimisi Farsça ve diğerleri de Avrupa'nın çeşitli dillerinden alınma sözcüklerdi. Churchill dört sayfayı da bizim önümüze koydu. 'Ayıp değil mi?' dercesine, Bakın efendiler, yok de diğiniz ve memleketinizin büyük bir bölümünde ana dil olarak konuşulan Kürtçenin zenginliğini görünüz' dedi."
Reklam
Oğlum, namuslu olmak için nasihate lüzum yok.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.