Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hilal Görününce

Sevinç Çokum

Hilal Görününce Gönderileri

Hilal Görününce kitaplarını, Hilal Görününce sözleri ve alıntılarını, Hilal Görününce yazarlarını, Hilal Görününce yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir çocuk yetim kaldı mı çabuk büyümek zorundaydı.
Sayfa 360Kitabı okudu
Birinin ölümü duyulup ilk şaşkınlık geçtikten sonra insanlar, kendi bedenlerine bulaşan ölüm korkusundan kurtulmak için uğraşıyorlardı. Ağlıyorlardı ve böylece ölümün kokusu dağılıp gidiyordu. Ondan sonra da var güçleriyle temizliğe girişiyorlardı. Sanki ölüm, kirdi pastı da evlerinden söküp atmağa çalışıyorlardı. Bütün bunları bilmeden yapıyorlardı. Böylece yaşama gücünü yeniden kendilerinde buluyorlardı.
Sayfa 307Kitabı okudu
Reklam
Nereye gitsek, ölümün uzağına düşmüş sayamayız kendimizi.
Sayfa 267Kitabı okudu
"Sözlerimi geri aldım Şirin! Ağlama. Senin ne yiğit bir kadın olduğunu ben bilmez miyim? Billahi geri aldım. Sen benim öz toprağım gibisin. Senden vazgeçemem."
Yumuşak bir sesle, "Sevgi de bir borçtur Arslan Bey," "Doğru" dedi Arslan. Sonra yüzünü ona çevirip ekledi: "Öyleyse o borcu bana öde!"
Türk'ün ezelî çilesi şudur ki, düşmanıyla yalnız bir cephede vuruşmayıp, ayrı ayrı cephelere asker sevk etmek mecburiyetindedir.
Sayfa 113Kitabı okudu
Reklam
Ümit ve sabır, işte bu iki şey beni ayakta tutuyor.
Ben geçmişi sadece ibret almak için hatırlayacağım. Sadece ibret almak için...
Tanrı sözünün ötesinde söz mü olur? Kim O'nun devleti gibi bir devlete sahip olabildi? Kim O'nun kurduğu gibi bir düzen kurabildi? Denizlerin, göklerin ve yerlerin, daha nice dünyaların sahibi yalnız O. Her şeyi yoktan var edip, varlığı, yokluğu tattıran da O. Bu ağız, bu dil, güzel söyleyelim, O'nun adını analım diye, bu göz, O'nun kudretini görelim, bu kulak, doğru olanı işitelim diye verildi. Ya el ve ayağın sebebi?... Onlar da, dünya bahçesini koruyalım, iyi işlerle uğraşalım, hayra yürüyelim diye var edildi. Yüce Allah bizi iman, bilgi ve marifetimizle hayvandan üstün kıldı. Gökyüzünü yıldızlarla donatması gibi, insanları da yeryüzüne serpiştirdi. Ondan sonra yeryüzünü imar etsin diye, ona bir gülün açışından, bir kuşun kanat çırpışına kadar, ibretli hadiseler gösterdi. Gel gör ki, insanoğlu bazen ışığın yerine, karanlığı seçti; aklını ve bilgisini hayır yolunda kullanmadı. İşte bunun içindir ki, Tanrı peygamberler gönderip, bizi varlığından haberdar etti. Peygamberler peygamberi adı güzel Muhammed'e de son ve ebedî sözünü söyletti. Dünya düzene girsin ve insanlar iman yolundan sapmasın diye O'nu gönderdi. Bu suretle dünya iman edenler ve etmeyenler diye iki bölük oldu. Yeryüzünde türlü türlü millet ve kavim vardır ki, dilleri başka, renkleri, huyları başka başkadır. Amma cümlesi, Allah'ın huzurunda insanoğludur. İnsanoğlu ancak, imanı, bilgi ve marifetiyle O'nun katında birbirinden ayrılır.
416 öğeden 271 ile 280 arasındakiler gösteriliyor.