1566 - 1648

İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları 2: II. Selim'den Sultan İbrahim'e

Feridun M. Emecen

İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları 2: II. Selim'den Sultan İbrahim'e Gönderileri

İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları 2: II. Selim'den Sultan İbrahim'e kitaplarını, İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları 2: II. Selim'den Sultan İbrahim'e sözleri ve alıntılarını, İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları 2: II. Selim'den Sultan İbrahim'e yazarlarını, İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları 2: II. Selim'den Sultan İbrahim'e yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
III. Murad döneminde Osmanlı siyasetinin ağırlık noktalarından en önemlisini Lehistan oluşturdu. Henri de Valois'in Fransa kralı olmasıyla boş kalan Leh tahtı için yapılacak seçime Avusturya ve Rusya'nın müdahalesi önlendi, Leh tahtına Erdel Voyvodası Istvan Bathory'nin geçmesi sağlandı. Onun ölümü üzerine İsveç kralının oğlu Szigismund'un kral olması yine Osmanlı onayı ile kabul edildi.
Devlet işleriyle yakından ilgilenmeye çalışan III. Murad, vezirazamların yetkilerini sınırlandırması bağlamında telhisleri bizzat okuyup üzerine ilgili mansıp için buyruldu yazmak suretiyle yeni bir tatbikatın başlamasına yol açmış olmalıdır. Nitekim Mesih Paşa'nın sadrazamlığı döneminde onun göreve getirilmesini istediği birine karşı çıkması üzerine telhise, "Sana lâzım olan biz nasbettiğimiz kimseleri kullanmaktır" diye yazmıştı. Dönemin tarihçilerinin eleştirdiği bu tip uygulamalara muhtemelen şehzadeliği zamanında alışmıştı.
Reklam
Gelibolulu Mustafa Âli'nin naklettiği bir rivayete göre, güyâ bir padişah ilk defa tahta oturduğunda ağzından çıkacak ilk sözler, dönemi bakımından belirleyici oluyordu. Bu bakımdan saray halkı heyecanla bunu bekliyordu. Murad (III. Murad) o gece saraya girip tahta oturduğunda, zorlu yolculuğu sırasında sürekli istifrağ ettiği için midesi boşalmıştı ve tabii olarak ilk sözü "Karnım aç" olmuştu. Onun ağzından dökülen ilk cümlelerin neler olacağını merakla bekleyen harem ağaları bu sözleri hayretle karşılayıp yeni başlayan dönemin kıtlığa işaret ettiği dedikodusunda bulunmuşlardı. Bu yıllarda ıklim değişikliklerinin yol açtığı kuraklık ve kıtlığın sebebi de bu olaya bağlanmıştı.
1633 Eylülünde büyük İstanbul yangını IV. Murad'ın hayli canını sıktı, uğranılan kayıplar çok fazlaydı, yangının faturası ise kahvehanelere çıktı.
Sayfa 285Kitabı okudu
Peçuylu ve Kâtib Çelebi gibi tarihçiler ise Mustafa'nın tutarsız hareketlerinden bahsedip onun yerli yersiz derya seyrine gittiği, yanındaki altınları balıklara yem diye attığı, ona buna para dağıttığı, vezirler arza girdiklerinde bazısının tülbendini çekip başını açtığı gibi garip hallerinden söz ederler.
Sayfa 196Kitabı okudu
"Padişahım bir an sabır eyleyin ki sabır ile zafer ikiz kardeştir, cüz'i zaman tahammül kılın ki sıkıntı ve darlıktan sonra zafer gelmesi kesindir"
Sayfa 111Kitabı okudu
Reklam
Benim de öyle :(
Gelibolulu Mustafa Âlî'nin naklettiği bir rivayete göre, güya bir padişah ilk defa tahta oturduğunda ağzından çıkacak ilk sözler, dönemi bakımından belirleyici oluyordu. Murad o gece saraya girip tahta oturduğunda, zorlu yolculuğu sırasında sürekli istifrağ ettiği için midesi boşalmıştı ve tabii olarak ilk sözü "Karnım aç" olmuştu.
I. Mustafa
1604 Eylülünde I. Ahmet'in annesi Handan Sultan'ın alayında onu gören Contarini, bu küçük çocuğun güzel, sevimli olduğunu belirtirken, ''onun kurban edilecek masum bir kuzu gibi büyütüldüğü, sonunda kasaba gitmek zorunda kalacağı,'' yorumunda bulunmuştu.
Sayfa 190 - isam yayınları
18 öğeden 11 ile 18 arasındakiler gösteriliyor.