Ne muhteşem bir şeydi o an yaşadığım. Kolları yardımıyla beni sardığı bedeni memleketim, kalbi ise bu memleketimin başkentiydi. Ben ise ancak böylesi bir memleketin sevdalısı olabilirdim."
Buğday çuvallarına bile böylesine hassasiyet gösteren bu adam nasıl oluyordu da kendi canından bir parçayı, kendi öz kızını acımasızca savurup kapının önüne atabiliyordu?