Kalpazan
Ergün PoyrazKalpazan Gönderileri
Kalpazan kitaplarını, Kalpazan sözleri ve alıntılarını, Kalpazan yazarlarını, Kalpazan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...Bakanların, bakan olduklarını TRT’den öğrendikleri bir ülke burası... Devamlı TRT ekranına bakıyorlar ki, görsünler, bakan olmuşlar mı, olmamışlar mı?
Dinci gazeteler buldular ya saksağanı, öttürüp duruyor lardı. 1 Aralık 2010 tarihli Akit gazetesinde dizi röportajı ya yımlanan Ağca; 1 Aralık 2010 tarihli söyleşisinde Fethullah Gülen için şu sözleri söylüyordu:
"O, insanlığa hizmet eden gönül adam ı..’’
M.Ali AğcaKitabı okudu
Madem artık ‘devletçilik yok’, o zaman TRT’yi neden vergilerimizle finanse etmeye devam ediyoruz?
Başbakan’a, vatandaşların ödediği vergiler ile finanse edilen ve hükümetin borazanı olarak görevini sürdüren bir kuruma ‘devlet televizyonu’ demek zorunda olduğumuzu nasıl anlatsak acaba?”
... Cemaatin dinlemele re takılan konuşmalarında, cemaatin iş bitiricilerinden olan Yenişafak gazetesinin patronu Ahmet Albayrak’ın, Bilal Karaman ile yaptığı iş görüşmeleri ortaya çıktı.
Karaman, bu olay gazetelerde yer aldıktan 1 ay sonra, apar topar gerekçesiz olarak görevinden istifa etti.
Yani Serim, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin “kaydı bile tutulmayan” çok gizli paralarını yönetiyordu. Oysa;
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 1 milyar 250 milyon dolarının buharlaştığı bile müfettiş raporlarına dayanıla rak açıklanıyordu. Bu yolsuzluğu ortaya çıkaranlar Silivri’ye, yolsuzluk figürleri ise devletin kilit noktalarına getiriliyordu.
“Bu nasıl adalet" derseniz,
Cevap oldukça basit:
Tayyip adaleti.
Sizce kimdi bu lise mezunu genel müdür yardımcısı?
Banko!
Tabii ki Tayyip Erdoğan’ın Belediye Başkanlığı döneminde, belediyenin ve Tayyip’in her türlü akçeli işlerini yürüten Valide Sultan Şubesi Müdürü Maksut Serim’den başkası değildi bu kişi. Vakıflardan Sorumlu Devlet Bakanı Metin Gürdere’nin talimatı üzerine, hemen bir soruşturma başlatıldı.
Belediyenin her bir kuruluşu ayrı bir şirket... Kazançlarının da ayrı hesaplarda tutulması şart... Ancak iddiaya göre bu yapılmamış ve tüm gelirler Vakıfbank Valide Sultan Şubesi’ndeki havuz hesapta toplanmıştı. Bu hesaptaki paralar yasadışı ola rak off-shore hesaplarına aktarıldı ve daha fazla faiz geliri elde edildi. Ancak faizden gelen kazanç gizlenmiş ve bu kazanç, AKP’nin ‘kuruluşunda kaynak olarak’ kullanılmıştı.
VAKIFBANK-ERDOĞAN İLİŞKİSİ
Şimdi bir de Recep Tayyip Erdoğan ile Vakıfbank ilişki sine bir göz atmakta yarar var. Çünkü Vakıfbank ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Belediye Başkanlığı döneminden gelen içli dışlı bir hukukları var.
...İş Deniz Feneri’ne gelince, 16 Ekim 2009 tarihinde aramayı öğlene doğru yapıyor ve pasta börek ziyafetleri arasında görevlerini (!) yerlerine getiriyorlardı.
...Deniz Feneri yolsuzluğunun Almanya ayağındakiler çe
şitli cezalara çarptırılırlarken, Türkiye'de ise bu dolandırıcılar
korunuyordu.
DENİZ FENERİ PARASINI GİZLEMEK İÇİN KREDİ ÇEKİLDİ
Zaten itirafçı sanık Ermiş, geminin parasının tamamı nın Deniz Feneri’nin parasından ödendiğini, ancak olayı ka mufle etmek için geminin satın alınmasından hemen sonra Vakıfbank’tan kredi aldırıldığını söyledi. Yani, önce minare çalınmış, çalınan minareye kılıf ise sonradan uydurulmuştu.
Deniz Feneri’nin Almanya’daki izini süren CHP MYK üyesi Ali Kılıç, dosyayı Almanya’dan kendi olanakları ile getirdikten sonra düzenlediği basın toplantısında, bu şirke tin Zekeriya Karaman’ın oğluna ait olduğunu hatırlatarak, "Zekeriya Karaman’ın oğlu ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlunun bacanak olduğuna’’ dikkat çekti. Kılıç, "Bu 400 bin euro ile Başbakan’m oğlunun gemisinin parası mı ödendi? Acaba Başbakan’m oğlu bu yıllarda Almanya’daki Deniz Feneri merkezine gitmiş midir? Gittiyse, yanında kırmı zı pasaportlu biri var mıydı?” diye sordu.
DENİZ FENERİ-VAKIFBANK İLİŞKİSİ
Burada da tekrar bir parantez açacağız ve Vakıfbank ko nusunu işleyeceğiz. Aslında Vakıfbank, hakkında bir kitap yazmayı hak ettiren bir banka... Ancak, olayı fazla dağıtma dan Vakıfbank-AKP-Deniz Feneri üçgenini elimizden geldi ğince sadeleştirerek anlatalım:..
Deniz Feneri yolsuzluğu olayında başoyunculardan biri olan Zahid Akman ı, Tayyip ve AKP RTÜK’e önce üye ardın dan da Başkan yapıyorlardı. Akman RTÜK’ten binlerce dolar kira yardımı, harcırah, 3 adet makam otomobili gibi ayrıca lıklar sağlıyordu. Ortalıkta Zahid Akman’ın yolsuzluk dosya larının uçuşmasına rağmen, Tayyip ve ekibi Zahid Akman’ı sürekli olarak koruyup kolluyorlardı. Akman’ı Kanal 7 nin avukatları Şule Yıldız ve Hasan Yıldız savunuyordu.
Tayyip ise hakkını arayan gurbetçileri “Sahtekârlık yapmayın, paraları verirken bana mı danıştınız" şeklindeki sözlerle azarlamıştı.
Deniz Feneri yolsuzluğu olayında başoyunculardan biri olan Zahid Akman ı, Tayyip ve AKP RTÜK’e önce üye ardın dan da Başkan yapıyorlardı.