1982'de yayımlanmış. 1983 Nevzat Üstün Öykü Ödülü almış. 80 öncesi sağ-sol çatışmasında olaylara sol pencereden bakan öyküler içeriyor. Sağcı olarak nitelendirilen tarafın din ve milliyetçilik bahanesiyle solcuların evlerini basmalarını, evleri yakmalarını, ev sakinlerine yaptıkları tecavüz ve işkencelerini konu ediniyor. Yapılan zulüm karşısında devletin kolluk kuvvetlerinin çaresizliği veya işbirliğine değinilmiş. Her şeye rağmen hayatın devam ettiği, umut ışığının var olduğu hatırlatılmış.
O dönem için saldırıların tek taraflı gösterilmesi dönem gerçekliğini yansıtmamış. Kalem yazarın elinde olunca onun kurgu dünyasına bir şey diyemiyoruz. İhtilâlden iki yıl sonra bu konuları içeren öyküler yazabilmesi yazarın cesaretini ortaya koymaktadır.
Konular içinde eritilen siyasi söylemler kutuplaştırıcı değil birleştirici olmuş. Komşunun oğlunun, uzaktan gördüğü insanların yıllardır hiçbir husumeti olmamasına rağmen birilerine zarar vermenin mantıklı hiçbir gerekçesinin olmadığı her öyküde tekrar edilmiş. İhtilâl sonrası tarihi atılan öykülerde çekilen sancıların henüz dinmediği, yapanın yanına kâr kaldığı hissettirilmiş.
Eserdeki dokuz öykünün hepsi baş karakterin isminden oluşuyor: Şerife, Elif, Server, Saliha, Zeycan, Özdemir, Sultan, Ökkeş, Güher.