''İnsanlar güvensizliklerinin adını sevgi koymuşlar, korkularını gizliyorlar. Bu gizli korku, kıskançlığı getiriyor. Kıskançlığın kaynağı sevgi değildir, böyle sanılması da yanılgıdır.''
''Biliyor musunuz, galiba en çok susarak yalan söylüyoruz ya da ben öyle yaptığımı düşünüyorum.
(...)
İnsanların ilişkisi kavga etmekle bozulmuyor. Kavga etmek, tartışmak yine de bir şeylerin kaldığını gösteriyor. Bir ortak yol bulmak isteği belki... Ama artık kavga bile edememek yok mu? Bir konuyu tartışmak bile gereksiz olmuyor mu? İşte o zaman her şeyin bittiğini anlamak gerekiyor. Anlıyorsun ve susuyorsun. İnsana -Yüz Yıllık Suskunluk- gibi geliyor. Keşke Marquez bunu da yazsaydı.''
''Gerçekte konuşmayan, gerçekte dinlemeyen insanlar iki önemli iletişim aracını da kaybettikleri için artık anlaşamıyorlar. Koku ve dokunma. İşte gerçek iletişimin iki yolu. İnsanlar ikisini de unuttu.''
''Bütün ahlak öğretileri, bütün dinler, yalanı yeriyor, onun kötülüklerin anası olduğunu söylüyor ama insanı yalana zorlayan nedenlerin kötülüğünü anlatmıyor.''
Eski İspanyol haritacılarının sevgilileri harita çizilirken "Benim için bir ada çiz" derlermiş. İspanyol haritacısı da sevgilisi için gerçekte olmayan bir ada çizermiş. Eski İspanyol haritalarında böyle sevgiliye armağan adacıklar olurmuş.