Kur'an-ı Kerim Tefsiri (6 Cilt Takım)
Süleyman AteşSözler ve Alıntılar
Süleyman Ateş tefsiri cilt 1
Vücudumuz daima yenilenip değişir fakat ruhumuz değişmez eğer değişseydi yıldan yıla başka insanlar olup çıkardık benliğimizi sabit tutan koruyan değişmeyen ruhumuzdur ruhumuzu zaman yıpratmaz yıpranan maddedir ruhu zaman etkilemez ve eskitmez işte yüce Allah ahirette şu ölümsüz ruha ölümsüz bir beden elbisesi giydirerek bizi haşredecek (diriltip toplayacaktır) müminler buna kesin olarak inanırlar.
Süleyman Ateş
Sayfa 96
Nazar değmesini kabul etmeyenler varsa da gerek hadisler, gerek bu konuda müşahede edilen ve yaşanan olaylar, bunun bir gerçeği olduğunu kanıtlar.
Sayfa 2789
İnanmış insanlar kimlerle evlenmemelidir?
İnanmış bir insanın, fuhuş yapan biriyle hayat sürmesi doğru olamaz. Onun için müminlerin, zina edenlerle evlenmeleri haram kılınmıştır. Çünkü böylelerine rağbet, toplumda edepsizliğin, utanmazlığın artmasına, namuslu kadınlara karşı ilginin azalmasına yol açar. Nitekim Avrupa toplumlarında bu iffetsizlik yayılmış, artık evlenilecek kızın başka erkeklerle gayri meşru ilişkilerde bulunmuş olması, bir ayıp sayılmaktan çıkarılmıştır. Böyle bir durumun İslam toplumlarında yayılmasından Allah'a sığınırız.
Sayfa 1786
Nas suresi /1-6
“De ki: İnsanların Rabb’ine sığınırım.
Gerek cin, gerekse insanlardan.”
İnsanları doğru yoldan saptıran diğer şeytan ise insan şeytanlarıdır. Bunlar, gerçeklik ve değer ölçülerini kaybetmiş, kendilerini nefsânî haz ve arzuların akıntısına kaptırmış, bu mânada şeytanın esiri olmuş insanlardır. Bunlar insana çoğu zaman sureti haktan görünerek yaklaşır ve insanı sonu hüsranla biten davranışlara yöneltirler
Zulüm Kelimesi ve Kur'anda Tekrarları
Zulüm kelimesi, Kur'an'da üçyüz küsur kere kere kullanılmıştır. Bu, Kur'an'ın bu kelimeye verdiği önemi gösterir. Zulüm: adalet karşıtı olan cevr, hak yoldan sapma, kişinin başkalarının veya kendi ruhunun hakkına saldırması, insanların özgürlüklerine, mallarına, canlarına tecavüz etmek, günaha sapmak, haksızlıklar yapmak hep bu kelimenin kapsamına girer. Kişinin kendisine karşı yaptığı en kötü iş olan şirk de zulmün başı sayılır ve zulüm, şirk anlamında da kullanılmıştır. "Kuşkusuz şirk, büyük bir zulümdür." buyurulmuştur.
Sayfa 1730
94.Ayet Tefsiri (Cilt 4)
94- Kim inanarak güzel işler yaparsa Allah'a döndüğü zaman orada yaptığının karşılığını görür. Allah, o insanın yaptıklarını yazmaktadır. Yapılan hiçbir iyilik veya kötülük unutulmaz, zayi de olmaz. Allah'ın manevî güçleri onları tesbit eder ve ne zaman ki ruh Allah'a döner, işte dünyada yapmış olduklarının hepsini orada tastamam bulur. Hiç kendisine haksızlık edilmez.
Sayfa 1700
İslam'da Affın Kuralları
İnsanları affetmek, en büyük meziyettir, büyüklerin işidir. Allah'ın Resulü hiçbir zaman nefsi için öfkesine kapılmamış, intikam almamıştır. Ancak Allah'ın yasaklarının çiğnenmesine de müsaade etmemiştir.
İnsanın nefsini ilgilendiren konularda öfkesine hakim olmak, Allah'ın emridir, fakat kamuyu ilgilendiren meselelerde adaletin bozulmasına göz yummamak lazımdır. Çünkü böyle konularda müsamaha, toplum düzeninin bozulmasına yol açar, önüne geçilemez kötülükler ortaya çıkarır. İslâmda nefis için kızmak iyi bir şey değildir, fakat Allah için kızmak güzeldir. Mücâhedeler, savaşlar, hep Allah için kızmanın gereğidir. Nefsin isteği reddedilir ama Allah'ın isteği yerine getirilir. Nefis için öc alınmaz, fakat Allah'ın dininin yücelmesi için gerekli olan ne ise o yapılır. Allah için sevme, Allah için kızma mü'minlerin prensibidir. (Cilt: 1 / Sayfa: 498)
Sayfa 498