Coğrafi keşiflerin sonuçlarını okurken tarih kitaplarında, kaşiflerin keşfedilen coğrafyada bulunan maden ve tarım ürünlerine, aç domuzlar gibi saldırıp nasıl talan ettiklerinden, yerlileri nasıl köleleştirdiklerinden, sömürülmedik tek karış toprak bile bırakmadıklarından bahsetmez. Eduardo Galeano coğrafi keşiflerden itibaren Latin Amerika'nın sahip olduğu zenginliklerin aynı zamanda o coğrafyanın yüzyıllar süren mutsuzluğu olduğunu, sömürü düzeninin nasıl el değiştirdiğini, düzenin devam edebilmesi adına ABD nin bizzat gerçekleştirdiği darbeleri ve elbette direnenleri;kendi deyimiyle kapalılık ve sıkıcılıktan uzak bir aşk ya da macera diliyle anlatmış. Kitabı okuyunca neden yıllarca yasaklandığını da daha iyi anlıyor insan. Anlatılan sadece Latin Amerika'nın değil emperyalist devletler tarafından sömürülen tüm halkların hikayesi...