Liberalizm Masalı
Mahmut Esat BozkurtSözler ve Alıntılar
Tıpkı bir zamanlar hasretlerini çeken sevgili kardeşler gibi sarmaş dolaş olarak birleşeceğiz. Mutlaka, mutlaka.. İktidar yanlısı, muhalif tanımıyoruz bile. Biz tarihin kaydedebildiği en büyük bir davanın bayrağın altında toplanmış Türk ihtilalcileriyiz, o kadar..
Sayfa 59
Bugün neden dibe vurduk yine Neoliberalizm..
İktisat işlerinde Türk'ün elinde bir kırık sabanla insanlığa Adem Peygamber zamanından kalma çobanlık bırakılmıştı.. Zamanın Liberalliği, serbestçiliği buna ne diyordu ? Daha mürekkebi kurumamış kitaplarıyla, nutuklarıyla ne diyordu ?
Herkes eşittir. Herkes sertbesttir. Devlet, iktisat işlerine karışmaz. Herkes çalışsın kazansın. Sürünenler varsa, bu, onların bahtıdır!
Türkler nerede ? Ne yapıyor ?
Onlar, Yemen'de, Arnavutluk'ta, Bulgar, Rum komitecileri karşısında ölmek ve öldürmekle uğraşıyorlar. Serbestçilerin prensip gaflarını kanlarıyla silmekle meşguldürler. İçtihat mecmuasında çıkan bir İngiliz istatiğine göre, yalnız yirmi senede Yemen'de iki milyon Türk çocuğu gömülmüştür.
Neoliberalizm aynı noktaya getirilmiş haldeyiz..
Gene günler oldu ki, gümrükleri artırmamak, sanayiimizin doğmasına mani olmak ve mallarını tıpkı sömürgelere sürer gibi Türkiye'mize sokmak için, Avrupa devletleri bizi kapitülasyon boyunduruğu altında inlettiler..
Siyasi tarihimizde günler oldu ki, Anadolu demiryollarını yaptırmamak için Rus çarları bizimle harbi bile göze aldılar. Abdülhamit iradesiyle, Meşrutiyet'i pusturdular. Bugün, Anadolu hatlarından başta Fransızlar kuşkulanıyorlar.
İktidar ve sahte işbirlikçi muhalefetle yine başa döndük..
Memleketimizin Tanzimattan sonraki tarihini inceleyen Avrupalı tarihçilerden Diriyol aşağı yukarı diyor ki: Tanzimat, başta softalar olduğu halde mutaassıpların düşmanlığıyla karşılandı. Bunları tahrik eden hissiyatı bir tarafa koyalım. Fakat inkarı mümkün olmayan bir hakikat vardır ki, Tanzimat'ın siyasi, iktisadi sahalardaki liberalliğinden Türk olmayanlar kazanacak, öz Türkler zarar görecekti..
Mahmut Esat fırkaların demokrasinin şartı olmadığını ispatlıyor
Bir millet, camia halinde "ben hâkimiyetimden vazgeçtim, hükümet ne isterse yapsın" diyemez; hâkim olmak mecburiyetindedir. Fakat anayasaya göre seyahat hürriyeti vardır diye bir vatandaş seyahate mecbur edilemeyeceği gibi, cemiyetler teşkili sahiptir diye de vatandaşlar fırka kurmaya teşkiline zorlanamazlar. Çünkü bunlar arzuya bırakılmış şeylerdir. Halbuki demokrasinin esas şartları arzuya bağlı değil, mecburidir. Nitekim, bir fırka devletin emniyetini ihlal edecek, kamu düzenini bozacak bir hal alırsa hükümet onu dağıtabilir. Fakat "milletin hâkimiyeti beni sıkıntıya düşürüyor, hürriyet, eşitlik saçma şeylerdir" diye bunları yasaklayamaz. Yasaklarsa, demokrasi yoktur. O zaman ihtilal samimi demokratların hakkı olur. Demek ki fırkalar, demokrasinin esas şartları değildir.
Sayfa 54Kitabı okudu