Filoyu donatan ticari girişimcilerin, Casa de Contratacion ve Christopher de Haro'nun da keyfi yerindedir. Beş gemiye yatırdıkları sekiz milyon maravedi'nin buhar olup uçtuğuna inanmışlarken aniden çıkıp geliveren bu gemi tüm masrafları telafi ettiği gibi, hiç ummadıkları bir kâr elde etmelerini de sağlamıştır. Victoria'nın Maluku Adalarından getirdiği baharat, tüm masraflar çıktığında bile beş yüz altın duka net kâr bırakır; tek bir geminin yükü, diğer dört geminin zararını telafi etmiştir; ama iki yüz insanın yaşamı hiç hesaba katılmaz elbette.
Elcano sayesinde cezalandırılmaktan kurtulurlar ve haince ayaklanmaları genel sevinç havasında kaynar gider; yaşayanlar, ölülere karşı daima haklı çıkmıştır.
Gıda maddesi almak için kıyıya giden mürettebat, gemiye döndüğünde şaşırtıcı bir haber getirir: Kıyıda günlerden perşembedir, oysa gemide onlara o günün çarşamba olduğu söylenmiştir. Pigafetta çok şaşırır, zira üç yıldan beri süren seferde hiç aksatmadan her gün günlük tutmuştur. Hiç ara vermeden bütün hafta boyunca saymıştır; pazartesi, salı,
Hebbel çok güzel bir laf etmiştir: “Bir şeyin nasıl olduğu, tarihin hiç umurunda değildir. Tarih, bir şeyi gerçekleştirenlerden, tamamlayanlardan yana çıkar.” Macellan boğazı bulamasaydı, eylemini gerçekleştiremeseydi, tehlikeli macerasına itiraz eden İspanyol kaptanların ortadan kaldırılması düpedüz cinayet olarak değerlendirilecekti. Fakat başarısı, Macellan'a hak verdiği ve ona ölümsüzlük bahşettiği için şansız şöhretsiz ölenler unutulmuştur ve Macellan'ın başarısı, onun sert ve uzlaşmaz karakterini ahlaki açıdan olmasa bile tarihi açıdan haklı çıkarmıştır.