Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

The Tudor Court Serisi 1

Mahkum Prenses

Philippa Gregory

Mahkum Prenses Gönderileri

Mahkum Prenses kitaplarını, Mahkum Prenses sözleri ve alıntılarını, Mahkum Prenses yazarlarını, Mahkum Prenses yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Katherine ve Müslüman doktorun konuşması
"Devam et. Ödemeni yaptıktan sonra zaten gideceksin. Biz doğuştan düşmanız, seni misafirim olarak ağırlayamam ya." "İkimiz de İspanyoluz ve ülkemizi seviyoruz. Hepimizin amacı Tanrı'ya hizmet etmek. Kimbilir, belki de sandığınızın aksine biz dost olmak için dünyaya geldik." Katherine, doktora elini uzatmamak için kendine zor tuttu. "Belki de," derken sesi titriyordu. Başını başka yöne çevirip devam etti. "Ama ben sizlerden ve inancınızdan nefret etmek üzere büyütüldüm." "Bana ise hiç kimseden nefret etmemem öğretildi. Bana kimseye düşmanlık beslememem öğütlendi. Belki de her şey bir yana, size önce herkesi sevmeyi öğretmem gerekir."
Sayfa 486Kitabı okudu
Arthur'un Catalina'ya sözleri
"Özlüyorsun, değil mi? Seni ne kadar mutlu edersem edeyim, kırlangıçları hep özleyeceksin."
Sayfa 139Kitabı okudu
Reklam
"Kimbilir, belki de barış içinde yaşamanın bir yolunu bulurlar. Sırf birileri ona 'Allah', diğerleri 'Tanrı' diyor diye inançlı insanların düşman olması şart mı?"
Al-Yanna
Müslümanlar, bu bahçenin yeryüzündeki cennet olduğuna inanıyor. İşte bu yüzden al-Yanna'yı yaratmak için yüzyıllar boyu buraya bir servet akıtmışlar. Al-Yanna da 'bahçe, gizli yer, cennet' anlamına geliyor zaten.
"Korkarım, ben her zaman o kadar itaatkar değilim." Leydi Margaret güldü. "Kendine ait hiçbir fikri olmayan biri zaten aptalın tekidir. Gerçek itaat, aslında insanın kendi kendine kaldığında daha doğrusunu bildiğini düşünüp fikri sorulduğunda başını eğmekle yetinmesidir. Bunun dışında her şey basit bir uzlaşmadan öteye gidemez. Kaldı ki herkes başını sallayabilir, bunda ne var?" Catalina ilk defa bir İngiliz kadının söylediklerine kahkahayla güldü. "Ben asla sadece sallabaş olmak istemem." "Alın benden de o kadar. Unvanım ne olursa olsun, kalbimde kim olduğum gerçeğini hep saklı tuttum."
Sayfa 186 - Artemis YayınlarıKitabı okudu
Hiç kimsenin düşmanını, onun beni gördüğü kadar çaresizlik içinde görebilmiş olduğunu sanmıyorum. O halimle bile ben kalkmış kendisine barbar ve yabani olduğunu söyleyerek hakaret ederken o hiç kabalaşmadı. Evet, bir dinsiz olabilir ama bu kendi doğrularıyla yaşama özgürlüğünün elinden alınmasını gerektirmez.
Sayfa 546Kitabı okudu
Reklam
Henry eğitimli , esprili, etkileyici ve sportmen, herkese ayırt etmeksizin sarayında yer vermekten çekinmiyor, hatta bundan memnun oluyordu. Katherine tüm olup biteni gülümseyerek karşılıyor, kimseye burun kıvırmadan ya da itiraz etmeden , tüm davetlere güler yüzle katılıyordu. Kendini tamamen genç kocasının gönlünce vakit geçirebilmesine adamış gibiydi. Oysa bir yandan da yavaş ama kendinden emin adımlarla parti organizasyonlarından başlayarak tüm kraliyetin yönetimini ele geçiriyordu.
Sayfa 434Kitabı okudu
İngiltere’de kraliçeler tahta oturamaz. Kız çocuklar, erkekler gibi babalarının tahtının mirasçısı sayılmaz.
Sayfa 202Kitabı okudu
Kadınlar canları nereye isterse gidebiliyor,herkes tarafından seyredilebiliyor. Önce bunun kadınlara büyük bir özgürlük sağladığını düşünmüş, hatta sevinmiştim. Ama şimdi bunun nedeninin kadınlara erkekler kadar değer verilmemesi olduğunu anlıyorum. Uçsuz bucaksız gibi görünen bu özgürlüğün içinde kadının elleri kolları bağlı aslında. Sessiz kalıp itaat etmeye mecbur.
Sayfa 186Kitabı okudu
426 öğeden 281 ile 290 arasındakiler gösteriliyor.