Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mezhepsizlik Bid'attir

Muhammed Said Ramazan el-Buti

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Evet, müctehitlerinden sadece birinin bütün görüşlerine uyan bir kimse, bu müctehid ister hata etsin ister etmesin, mesuliyetten kurtulmuş olur. Diğer müctehidlere uyanların hükmü de budur; çünkü içtihad eden bir hakime doğruyu bulmuşsa iki, hata etmişse bir ecir verilir. Bununla ilgili bir nice hadis-i şerif vardır.
Güç ve kudret, yalnız ve ancak her şeyden âlî ve yüce olan Allah'tadır.
Sayfa 160Kitabı okudu
Reklam
Hodri meydan! :)
Beyler, kıymetli müctehid imamların tedvin ettiği ve Müslümanların da kuşaktan kuşağa kabul edip uyguladıkları yerli yerine oturmuş hükümlerle uğraşmayı bırakın da daha önce herhangi bir müctehidin temas edip görüş belirtmediği, Müslüman ahâlinin bu konuda Allah'ın hükmünün ne olduğu hakkında bilgisizliklerinden şikâyet edip durdukları şu ortaya çıkan yeni meseleler hakkında ictihad etmek üzere kollarınızı bir sıvayın bakalım. Eğer sizler ictihadınızla bu konuda birşeyler çıkarır, buna dair delilleri Kitap ve Sünnetle irtibatlandırır ve ortaya koyduğunuz hükümlerin sebeplerini de belirtirseniz bu takdirde biz, dört imamın gözetimini sizlere havale eder, onların ictihadlarını kendi ictihadınızla bozmanıza izin verir ve topyekûn insanları onları bırakıp sizin ardınızca gitmeye çağırırız. Haydi, yapın bu dediklerimizi!..
Sayfa 141Kitabı okudu
"Eğer şeriatı bilen bir âlime tâbi olunuyor ve insanlar onun verdiği hükme uyuyorlarsa bu, başka bir sebepten dolayı değil, sırf bu âlimin şeriatı bildiği ve şeriata göre hüküm verdiği içindir. Aslında bu âlim, Allah Teâlâ'dan aldıklarını tebliğ eden Rasûlullah aleyhissalâtü vesselâm'ın getirdiklerinin bir tebliğcisidir. Dolayısıyla o, Resûlullah'ın tebliğ ettiği bir şeyi, mutlak mânada bir hüküm için konulması yönünden değil, kendi bildiği veya kuvvetle tahmin ettiği noktasından ele alır ve değerlendirir. Çünkü bu, ancak Resûl aleyhisselâm'a indirilen şeriatta mevcut olup hiç kimse tarafından gerçek mânada tesbit edilemez. İşin gerçeğini masum olması dolayısıyla yalnızca Efendimiz aleyhissalâtü vesselâm bilebilir, başkaları değil."
Sayfa 124Kitabı okudu
Evet, Resûlullah'ın İslam'ı ve onun rükünlerini insanlara telkini başka, bu rükünlerin nasıl uygulanacağını öğretmesi ise daha başka bir şeydir. Bunlardan birincisi birkaç dakikadan fazla bir zaman almazken ikincisi sürekli çaba sarfederek öğrenilmeye muhtaçtır.
Sabahleyin mütefelsif, ikindi üstü fakîh; Sular karardı mı pek yosma bir edîb-i nezîh; Yarın müverrih; öbür gün siyasetin kurdu; Bakarsın: Ertesi gün ictihâda pey vurdu!.. Hülâsa bûkalemun fıtratinde züppelerin Elinde maskara olduk… Deyin de hükmü verin! Mehmed Akif Ersoy/Müctehit taslakları
Reklam
"Kimin sözü (insanları) Allah'a çağıran, sâlih amel işleyen ve 'Ben Müslümanlardanım' diyeninkinden daha güzeldir?" (Fussilet, 33)
Sayfa 197Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.