İçimde bir şeylerin koptuğunu duyumsuyorum birden. Öyle ki, kasırgaya tutulmuş bir ağacın en taze dallarının kopup düşmesi gibi bir şey bu. Kabuk bağlasa bile bir daha sürgün veremeyecek yaralar var artık her kopmuş dalın kökünde..
"Oysa sevinmeliyiz baba.. İlkyaza ne kaldı şurda.."
Ne sevinmesi? Korkuyorum. Neler getirecek bu ilkyaz? Bir şey götürmesin de getireceği güzel şeylerde bile gözüm yok.