Hayat, her hamlesini oyuncunun seçtiği, öngörü ve ustalık sayesinde kazanacağı bir tür satranç mıdır? Hayat, sonucunu zarların saptadığı, kimilerinin şans, kimilerinin Allah’tan gelen önceden belli yazgı olarak kabul ettiği,’ bir tür tavla mıdır?
XV-XVI. yy’da mültecilerin, Lenin’in deyişiyle “ayaklarıyla oy verenlerin” yönleri, bugünkü gibi Doğu’dan Batı’ya doğru değil, Batı’dan Doğu’ya doğruydu.
Bölgenin sırasıyla Helenleştirilmesi, Romalılaştırılması, Hristiyanlaştırılması ve İslamlaştırılması sürecinde yaşadığı çok büyük değişiklikler, eski Ortadoğu kültür ve geleneklerinin yok olmasının en önemli nedenidir.
Eskiden dinsiz ve barbar Batılılar'dan nefret etmek üzere eğitilen genç müslümanlar, artık onları öğretmen olarak kabul etmiş ve onların dillerini öğrenip kitaplarını okumak zorunda kalmışlardı.
Selçuklu ve Osmanlı sultanları zamanında derviş ayaklanmaları olmuş ve bunlar bazen kurulu düzene önemli bir tehdit yaratmışlardır. Devletin bir derviş tarikatını benimseyip liderlerine ayrıcalıklı bir yer vermesi, büyük bir olasılıkla bu yüzdendi.