Osmanlı Tarihi - Cilt 1 Gönderileri
Osmanlı Tarihi - Cilt 1 kitaplarını, Osmanlı Tarihi - Cilt 1 sözleri ve alıntılarını, Osmanlı Tarihi - Cilt 1 yazarlarını, Osmanlı Tarihi - Cilt 1 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Âl-i Osmaniye:
Ertuğrul Gâzi'nin Hacı Bektaş-ı Velî ile görüşmesi:
... Ertuğrul Gâzi sancak beyliğine talip olarak Konya'ya giderken yolda Hacı Bektaş-ı Velî'yi ziyaret etmiş, Hacı Bektaş-ı Velî kendisine, "Âl-i Selçuk'tan saltanat kalkmıştır. Saltanat senin evladına verildi. Şimdi Sultan'ın yanına (Konya'ya) git vazifeyi sana verecektir. " Delikten sonra beline kılıç kuşatmış ve dua etmiştir.
Sayfa 57
Kayıların, Anadolu Selçuklu Devleti'nden yurt istemesi:
Bu hadiseyi Neşrî şöyle anlatır:
"Oğlunu Sultan Alaeddin'e gönderdi ki, Sultan Alaeddin'den yer isteye- ler, orada yerleşeler. Sultan Alaeddin dahî kabul etti, bunları hoş gördü. Sultan Alaeddin dahi 'Söğütçük derler, oraya kadar olan yerleri yurt tutalar." dedi".
Domaniç dağını ve Ermeni dağını onlara yayla ve kışlak verdi. Bunun üzerine Ertuğrul Gazi yanında dört yüze yakın yiğit atlı olduğu halde sözü edilen bölgeye giderken Moğollarla harbe tutuşan Sultan Alaeddin'in ordu- su ile karşılaşmıştı.....
Sayfa 55
Osmanlıların menşei: KAYILAR
Dünya tarihinin seyrinin değişmesine tesir eden büyük Osmanlı Devleti'ni kuranlar,
Oğuzların Kayı boyundandır.
Osmanoğullarının mensubu olduğu Kayı Boyu, Oğuzların Bozoklar kolunun Günhan şubesindendir. Kayı, Oğuz Han'ın büyük oğlu olan Gün Han'ın birinci oğludur.
Oğuz ananesine göre KAYI adı "kuvvetli sağlam" demektir.
Sayfa 46
Deniz yollarının Avrupalıların eline geçmesi vb sebebiyle:
Artık,
"Her kemâlin bir zevâli vardır" kaidesi mukadder oluyor.
Sayfa 45
XV. Asırda Tuna hudutlarını bekleyen,
Mihal oğlu Gazi Ali bey bu haçlı taarruzuna karşısında:
" Eğer def'olmaz ise bu beliyye
Ne İznik kalır ne Kostantiyye "
Derken Türklerin nasıl bir ölüm -kalım mücadelesi içinde bulunduklarını dile getiriyordu.
Sayfa 45
İran üzerine:
........ hatta şu kadarını söylemek mümkündür ki; İRAN, ----------tarih boyunca hep Müslümanlarla harb etmiştir.
Devlet-i Âliye:
İslâm ve Hristiyan dünyaları arasında sekiz asır önce başlayan "nizam" ve "ideal" mücadelesi cihân-şümûl ve hayati bir hesaplaşma hâlini almıştı.
Sayfa 44
Eretna Beyliği ve Kadı Burhanettin:
İlim ve ilme düşkünlüğü çok fazlaydı.
Harp esnasında bile kitap yazar ilimle meşgul olurdu.
Anadolu Selçuklu Devleti'nin çöküşü ile Anadolu'daki beylikler den -Eretna Beyliği-)
Sayfa 32