Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak

Yahya Araz

Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak Gönderileri

Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak kitaplarını, Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak sözleri ve alıntılarını, Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak yazarlarını, Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hazâ'inü's-Saâ'dât adlı kitapta, çocukların doğumdan hemen sonra tuzlanması önerilmiştir. Tuzlama, anne karnında havayla teması olmayan bebekleri doğumdan sonra zarar görmesini engellemeye ge vücutlarının direncini arttırmaya yönelikti.
Öksürük ve göğüs ağrılarına tutulan çocuklar ve büyükler için, şayet göğsünde çok balgam varsa buyanbalı (meyankökü) kaynatılır, iki dirhem de ince döğülmüş şeker karıştırarak nohuttan büyük haplar yaparak hastaya verilir ve hasta bunu boğazına yakın yerde tutar yutmadan emerse balgamları kolayca söker ve hastalıktan kurtulur.
Reklam
Ramsay'ın 19. yüzyılın sonlarında, Osmanlı Anadolusu'nda gündelik yaşamı tasvir ederken çok iyi bir şekilde gözlemlediği üzere, erkekler kızlardan daha fazla isteniyor, doğumları ailelerinin sevincini artırıyordu. Ancak cinsiyeti ne olursa olsun bebek her zaman bebekti.
Araştırmalar, Osmanlı Anadolu'sunda her on aileden en az birinin çocuksuz olduğunu ortaya koymuştur.
Çocukluksuz kadınlardan kaynaklanan bir sorun olarak görülüyor, erkeğin yeni bir evlilik yapmasının sorunun aşılmasını sağlayacağı düşünülüyordu.
Çocuklar, ortaçağda, annelerine ihtiyaç duymamaya başladıkları, yaklaşık yedi yaşından itibaren yetişkinlerin dünyasına giriyor, onların konuşmalarına tanık oluyor, oyunlarını oynuyor ve yetişkinlerin dünyasında sosyalleşiyorlardı. Onları yetişkinlerden farklı kılacak giysileri, oyuncakları, okulları yoktu. Dolayısıyla Ariès'e göre çocuklar bu dönemde, cocukluk tarihinin en meşhur tanımlamasıyla, "küçük yetişkin"ler olarak görülüyorlardı.
Reklam
İbn Haldun'a göre çocukların dayakla cezalandırılması, onları yalancı olmaya iter. Ona göre dayak, "öğrencinin ruh ve yaratılışına baskı yapıp onların neşesini, iş ve çalışma sevgisini yok eder ve ancak tembelliğe, yalana ve kötülüğe sevk eder."
Kitap Yayınevi
Osmanlı toplumunda ebeveynlerin erkek çocukları daha fazla arzu ettikleri bir vakıa olmasına karşın ihtiyarladıklarında bir çok anne babaya kucak açan, onları kollayan ve bakımlarını sağlayan erkek değil kız çocuklarıydı.
Tebenni edilen (evlat edinilen) kızlar ve kadın hizmetçiler.
Kızlar, kadınlar kendilerine yönelen cinsel saldırılara karşı savunmasızdı. Bunu dillendirmeye cesaret edemedikleri gibi onur meselesi de yapabilirlerdi. Böyle bir şeyi ispatlamak da neredeyse imkansızdı. Bu yüzden evin efendileri ve diğer erkekleri tarafından yıllarca cinsel istismara maruz kaldıkları halde bunu dile getirmekten çekinen, korkan kızlar vardı.
Sayfa 171
Çocuklar, mevsimlere bağlı olarak farklı oyunlar oynamaktaydı. Mesela kışın kızak kayar, ilkbaharda yumurta tokuştururlardı. Cumhuriyetin ilk dönemlerinde Anadolu'daki çocuk oyunları üzerine yapılan araştırmalar, benzer şekilde, oyunların mevsimlere ve cinsiyete göre değişebildiğini, kutsal gün ve gecelerin de kendilerine has oyunlara sahip olduklarını ortaya koymuştur.
Sayfa 138
40 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.