O gün suçlunun idam edilmesi gerekiyordu. Kral kendisinin doğum gününe rastladığı çin suçluyu cezalandırmak istemiyordu. Bir yılda bağışladığı mahkum sayısı da yasalrın koyduğu sınıra gelmişti. Bu yüzden mahkumu bağışlayamıyordu. Danışmanlarından birisi bir fikir ortaya attı: "İki kağıt hazırlayalım. Birisine ölüm diğerine hayat yazalım. Mahkum hangisini seçerse kaderi o olsun."
Bu fikir kralın hoşuna gitti. Kağıtları hazırlamak için görevlendirilen vezir, çok katı kalpliydi ve suçluların bağışlanmasından nefret ederdi. Her iki kağıda da "Ölüm" kelimesini yazdı. Mahkum vezirin yaptıklarını gördü. Önce çok şaşırdı, fakat sonra ne düşündüyse itiraz etmedi. Ölüm yazılı kağıtlar masanın üstüne bırakıldı. Vezir pis pis alay eder gibi gülüyordu. Mahkum sessizliğini korudu. Kağıtlardan birini aldı.
Mahkum özgür bir şekilde evinin yolunu tutarken vezirin yüzü simsiyah kesildi.
Sizce mahkum ölümden nasıl kurtulmuştu?
Bu hikayenin sonundaki soruyu önce kendiniz cevaplayın ve ardından kitaptaki hikayenin sonuna bakın, belki siz de duygusal zekanızı kullanarak bu hikayenin sonunu yazdabilirdiniz. Bu hikayede olduğu gibi onlarca hikaye ve sorularla kendi duygusal zekanızı ölçerek, hikayelerin içinde kendinizi bulmanızı sağlayacak olağanüstü bir kitap...
(Arka Kapak)
