Batılı bir düşünür, ya da devlet adamı, ya da edebiyatçı, ya da her neyse işte.. adaleti örümcek ağına benzetir. Ama küçük sineklerin yapıştığı, iri sineklerin ise delip geçtiği bir örümcek ağıdır bu!
Allah'ın Elçisi'nin adaleti ise böyle bir adalet değildi.
Haklı olanın, hakkını alması için güçlü olması gerekmediği gibi, güçlü olmak da haklı olmak için yeterli değildi. Haklılar ve mazlumlar onun adaletinden mahrum kalmaz, zalimler ve haksızlar da kaçamazdı.
Haklı zayıf da olsa hakkını alır, haksız ve suçlu güçlü de olsa cezasını çekerdi.
Başkaları kimin izinden gider bilmeyiz. Ancak biz Müslümanlar ve onun ümmeti olmaktan büyük sevinç duyan müminler olarak ahlakımızı güzelleştirmeye giden yollarda, sadece ama sadece Sevgili Peygamberimizin (asm) o muhteşem yaşayışını kendimize örnek alırız...