"Allah'a yemin olsun ki, hiç bir kul, kendi nefsi için istediği güzelliği kardeşi için de istemedikçe tam iman etmiş olmaz." (Buhârî, İman, 7; Müslim, İman, 71-72).
Adî b. Hâtim’den (ra) rivayet olunduğuna göre Resûlullah şöyle buyurmuştur:
Bir hurmanın yarısı ile de olsa (sadaka vererek) kendinizi ateşten koruyun.
(B1417 Buhârî, Zekât, 9; M2349 Müslim, Zekât, 68)
Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre
Resûlullah şöyle buyurmuştur:
Servet toplamak için halktan dilenen, hakikatte ateş koru istiyor demektir; artık ister az, ister çok dilensin.
(M2399 Müslim, Zekât, 105)
Nu’mân b. Beşîr’den (ra) rivayet edildiğine göre o, şöyle demiştir:
Ben Peygamberinizi gördüm; karnını doyuracak kadar kötü bir hurma bile bulamadığı günler olurdu.
(M7459 Müslim, Zühd, 34)
Müstevrid b. Şeddâd’dan (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur:
Âhiretin yanında dünyanın değeri, ancak sizden birinizin parmağını denize daldırmasına benzer. Parmağı ile denizden alabildiği suya bir baksın.
(M7197 Müslim, Cennet, 55
Ebû Kerîme el-Mikdâm b. Ma’dîkerib’den (ra) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:
Bir kimse (din) kardeşini severse, sevdiğini ona söylesin.
(D5124 Ebû Dâvûd, Edeb, 112, 113; T2391 Tirmizî, Zühd, 53)
Abdullah b. Mes’ûd’dan (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur:
“(Namaz kılarken) içinizde yaşı kemale ermiş ve aklı başında olgun insanlar bana yakın dursunlar, sonra sırasıyla bunlara yakın olanlar dursunlar.” buyurdu ve bunu üç kere tekrarladı. “Çarşı ve pazardakine benzer gürültü ve kargaşadan sakının.” buyurdu.
(M974 Müslim, Salât, 123)