Mücevher artık Zedar’da değil çünkü Ctuchik ona pusu kurdu ve taşı kendine saklamak için ondan aldı.Bunu öğrenen Büyücü Belgarath, ustası olan Aldur’un kendisine yaptığı çağrıyla yolculuğunun rotasını değiştirmek zorunda kaldı.
Maragor, Aldur Vadisi, Ulgo ve son olarak Cthol Murgos’an geçtiler ve her geçtikleri yerde yine bir çok düşman ve dostla karşılaştılar.
Mağaralardan mağaralara koştular.Belgarath, Polgara, Garion, Ce’Nedra, Barak, İpek, Hettar, Mandorallen, Durnik’ten oluşan gruplarına bu sefer Relg’de katıldı.Aldur ve Ul adlı tanrılarla tanıştılar.Garion artık adının Belgarion olmasına eskisi kadar karşı çıkmamaya, İrade ve Söz gücünü ise kullanmaya alışmaya başladı.Belgarath, Rak Cthol’da taşı elinde tutan Ctuchik ile uzun zamandır ertelediği o yüzleşmeyi sonunda yaşayacak, bu sefer sebebi taşı geri almak olacak.
Epik fantastiklerin aşığı bir insan olarak okurken çok keyif aldığım bir seri kendisi.Kolay okunan, karakterlerini aşırı sevdiğim, her kitapta bir sürü olay, gerçek ve mekân keşfettiğim, sonunu aşırı merak ettiğim bir serüven.Garion’un ne gibi mucizelere yol açacağını görmek için sabırsızlanıyorum.