Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sistem Olarak Tarih

José Ortega y Gasset

Sistem Olarak Tarih Gönderileri

Sistem Olarak Tarih kitaplarını, Sistem Olarak Tarih sözleri ve alıntılarını, Sistem Olarak Tarih yazarlarını, Sistem Olarak Tarih yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanoğlunun doğası yoktur... Tarihi vardır.
Sayfa 39 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Topluluk görüşünün özelliği, onu oluşturan niteliği, varoluşunun belli bir birey tarafından kabul görüp görmemesine bağlı olmayışıdır.
Sayfa 10 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ama insanoğlu yalnızca kendisini yapılandırmak durumunda değildir,yapması gereken en vahim şey kendisinin ne var olcağını belirlemektir.
Sayfa 28 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Zaman geri dönmez,çünkü insan olmuş olduğu şeye geri dönemez.
Sayfa 33 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"İnsanoğlu tarih bağlamında varlığını bulmuş, kendini gerçekleştirmiştir"
Zekânın bir kamu sorunu olmaktan çıkmasında, yeniden ona kendiliğinden yatkın olan kişilerin uğraştıkları bir idman olmasında yarar var...
Reklam
Ancak bugün biliyoruz ki, doğal bilimlerin ilke olarak tükenmez sayılan tüm harikaları insan yaşamı denilen tuhaf gerçeğin karşısında her zaman kalakalacaklardır. Neden? Tüm nesneler fiziksel akla sırlarının büyük bölümünü sundukları halde, nasıl oluyor da yalnızca o öylesine inatla direnmekte? Derin ve kökten bir nedeni olmalı; belki de düpedüz şudur: İnsan bir nesne değildir, insan doğasından söz etmek hatadır, insanın doğası yoktur. Bunu hangi fizik bilimcisi işitse tüylerinin diken diken olmasını anlıyorum, çünkü başka bir deyişle, daha baştan fiziğin insandan söz etmeye yetkisiz olduğunu belirtmek anlamına geliyor. Ama hayale kapılmayınız: Az ya da çok berrak bir bilinçle insanı tanımanın başka bir yolu, insan konusunda konuşabilecek yetide bir başka akıl olduğundan kuşkulanılsın ya da kuşkulanılmasın, bu yetkisizliğin kanısı günümüzde Avrupa’nın ufkuna lök gibi oturmuş bir olaydır. Onun karşısında fizikçiler sıkıntı ya da üzüntü duyuyor olabilirler –aslında bu durumda her iki duygu da biraz çocuksu kaçar–, ama o kanı üç yüz yıllık bir başarısızlığın tarihsel çökeltisidir.
Doğal bilimin şeylerin tanınması olarak sunduğu mucize, yine aynı bilimin insana özgü konulardaki bozgunuyla cepheden çatışmaktadır. İnsani konular fiziksel-matematiksel akıldan sepete dökülmüş su gibi kaçar gider. Ve akla olan inancın yakınılacak bir çöküntüye girmiş olmasının nedeni işte burada. İnsanoğlu daha fazla bekleyemez. Bilimin insan sorunlarını ona aydınlatmasına ihtiyacı var. Aslında yıldızlardan ve sinirsel tepkilerden ve de atomlardan biraz usanmış durumda.
Bilimin harikulade gücünü, doğa karşısındaki büyük zaferini yadsımıyor, bilmezlikten gelmiyor; ama aynı zamanda doğanın insan yaşantısının yanızca bir boyutu olduğunu ve onun karşısında ulaşılan şanlı zaferin bizim insan varlığımızın bütünü karşısında bozguna uğramayı engellemediğini fark ediyor. Yaşamak her an için kaçınılmaz bir bilançodur; fiziksel akıl da sınırlı görkemiyle hesabın sonuçta korkunç bir açık vermesini önleyemiyor.
311 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.