"Beni gördü," dedi birden. Öfkesi saman alevi gibi sönmüştü. Neyden bahsettiğini o devam edene kadar anlamadım. "Ansel," dedi tavana bakarak. “Beni gördü. Olduğum gibi gördü. Gördüğü şeyi sevdi. Sen beni Ansel'i severken gördün, Ansel'i seviyor olmamı sevdin. İstediğin şey onun gibi sevilmek ama bu hiçbir zaman olmayacak." Anlamam için altını çizer gibi kaşlarını kaldırdı.
"Sen Ansel olamazsın."