Dedektif Hercule Poirot, arkadaşı Ariadne Oliver'ın çağrısı üzerine hafta sonunda temsili bir cinayet oyunu izlemek için Devon'daki tarihi bir malikaneye gider. Oyunun hazırlıkları sırasında oyuncuların davranışları şüphe çekicidir. Daha da kötüsü oyundaki kurban rolündeki kişi öldürülür.
Hikaye oldukça fazla karakteri barındırıyordu ve hemen hemen hepsiyle de başta okura onları tanıtıyor yazar. Kitabın giriş ve sonuç kısımlarını beğensem de gelişme bölümü için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Her ne kadar sonuç kısmını eksik bulsam da, tahminlerim olduğu halde yazarın inanılmaz bir ters köşe ile okuyucuya şaşırttığı kanısındayım.
Bazı olaylar ve kişilerle ilgili durumların eksik ve çok havada kaldığını düşünüyorum. Bu yüzden de çok heyecanlanarak okuduğum bir kitap olmadı, benim için.
Agatha Christie bu romanında aynı zamanda İngilizlerin yabancılara karşı bakış açısını okura yansıtıyor hem de eleştirdiğini düşünüyorum. Ve romanda polisiye roman yazarı olarak karşımıza çıkan Ariadne Oliver ile de kendisini eğlenceli bir şekilde hem ele alışını hem de eleştirdiği kanısındayım.
Her ne kadar giriş-sonuç kısmında beğendiğim gelişme kısmında beğenmediğim ve yüksek heyecan ve beklentimi karşılamasa da, okumaktan pişman olmadığım ve her yazdığını okumak istediğim bir yazar.
Son olarak baskı da çok fazla eksik ve yazım hatası olduğunu fark ettim. Alıp okuyacak kişilerin bunu da göz önünde bulundurmalarını tavsiye ederim.
